Karşıyaka, İzmir Körfezi'nin kuzey kıyısında, Yamanlar Dağı'nın eteklerinden denize inen yemyeşil bir semt olarak, 1500'lü yıllardan beri Anadolu'nun zengin tarihine tanıklık etmiştir. Osmanlı tahrir defterlerinde 1467 öncesi "Kürdelen" adıyla kaydedilen bölge, padişah hası bir nahiye olarak köy statüsünde yönetilmiştir.

1478 yılındaki defterlerde de aynı isimle anılan Kürdelen, İzmir Kazası'na bağlı sakin bir yerleşim yeriydi. 16. ve 17. yüzyıllarda Batılı seyyahlar tarafından "Cordelio" olarak tarif edilen Karşıyaka, ormanlık yapısı ve zeytin bahçeleriyle ünlü bir mesire alanı haline gelmişti. Bu isim, bazı kaynaklara göre Haçlı Seferleri'nde Aslan Yürekli Richard'ın ordularının konakladığı yerden esinlenerek "Coeur de Lion"dan türemiş, zamanla Kordelya'ya dönüşmüştür. 18. yüzyılın sonuna kadar Cordelio, Avrupa tüccarlarının gözdesi olan huzurlu bir sahil köyü olarak kalmış, Levanten aileler burada yalılar inşa etmeye başlamıştır. 19. yüzyılın ortalarında, 1865'te İzmir-Menemen demiryolunun açılmasıyla Karşıyaka hızlı bir gelişim sürecine girmiş, nüfusu artmaya başlamıştır. 1874'te resmi olarak belediye teşkilatı kurulan semt, aynı yıllarda Hamidiye Vapur Şirketi'nin tahta iskeleye sefer başlatmasıyla İzmir'in karşı yakasındaki en canlı merkezlerden biri olmuştur. 1891 Aydın Vilayet Salnamesi'ne göre 832 ev ve 1080 kişilik nüfusa sahip olan Karşıyaka, sahil şeridinde Levanten köşkler ve Türk mahalleleriyle ikili bir yapıya bürünmüştür.

I. Dünya Savaşı sırasında Yunan işgaline uğrayan bölge, 15 Mayıs 1919'dan 9 Eylül 1922'ye kadar zor günler geçirmiş, ancak Türk ordusunun zaferiyle özgürlüğüne kavuşmuştur. Cumhuriyet'in ilanından hemen sonra, 1922 Aralık'ında Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım, Karşıyaka'ya getirilerek Uşşakizade Köşkü'nde ağırlanmış ve 14 Ocak 1923'te burada vefat etmiştir. Zübeyde Hanım'ın kabri, semtin en kutsal simgelerinden biri olarak bugün hâlâ ziyaret edilmekte, manevi bir miras bırakmaktadır. 1923'te Karşıyaka'ya belediye başkanı atanmış, ancak 1930'da belediye kapatılıp İzmir Büyükşehir'e bağlanmıştır. 1930'lu yıllarda, Levanten ailelere ait köşkler gibi Van Der Zee Köşkü (1792) ve Aliotti Köşkü (1914), semtin kozmopolit yapısını yansıtan tarihi yapılar olarak yükselmiştir. Soğukkuyu Camii (1880) ve Hacı Osman Paşa Camii (1902) gibi ibadethaneler, Türk nüfusunun Soğukkuyu bölgesindeki varlığını belgeleyen tescilli eserlerdir.

Alibey Hamamı, 19. yüzyıl başlarından kalma kesme taş mimarisiyle, Osmanlı döneminin günlük hayatını günümüze taşıyan bir başka mirastır. 1950'li yıllarda İzmir'e göçlerle kuzeye doğru genişleyen Karşıyaka, Bostanlı ve Mavişehir gibi semtleri kucaklamış, 1954'te resmi ilçe statüsüne kavuşmuştur. 1984'te yeniden belediye kurulan ilçe, 2008'de Bayraklı'nın ayrılmasıyla sınırlarını yeniden tanımlamış, nüfusu 341 bini aşmıştır. Karşıyaka Spor Kulübü, 1912'den beri futbol, basketbol ve yelken gibi branşlarda semtin gururu olmuş, Atatürk tarafından ay-yıldız arması verilen nadir kulüplerden biridir. Günümüzde Ege Park, MaviBahçe gibi alışveriş merkezleri ve Tay Parkı gibi yeşil alanlarla modernleşen Karşıyaka, kültürel festivalleriyle de canlılığını korur. Latife Hanım Köşkü Anı Evi, 2007 restorasyonundan beri Zübeyde Hanım'ın anılarını yaşatan bir müze olarak hizmet verir. St. Helen Katolik Kilisesi (1904), Yahudi Havrası (1881, bugün konservatuvar) gibi yapılar, semtin çok kültürlü geçmişini yansıtır. 2025 itibarıyla, İzmir'in en gelişmiş ilçelerinden biri olan Karşıyaka, deprem müzesi ve arkeoloji galerileriyle tarih eğitimine katkıda bulunur. Bu yeşil kıyı, 1500'lerden bugüne uzanan hikayesiyle, Ege'nin değişmez simgesi olarak parlamaya devam etmektedir.

Karşıyaka, son yıllarda elbette sadece Karşıyaka değil. Karşıyaka demek bugün Bostanlı demek. Çünkü Karşıyaka artık o tarafa doğru büyüyerek ilerliyor. Gerek yeni yapılan binalar gerekse ticaret Bostanlı'da tüm hızıyla devam ediyor. Fakat Karşıyaka'nın eski hali ise yine bildiğiniz Karşıyaka olarak tüm ihtişamıyla orada duruyor. Bugün internet arama araçlarıyla birlikte Karşıyaka'nın eski yapılarını gezmek bile size huzur verecektir. Yeter ki isteyin ve İzmir'i tüm yönleriyle yaşayın.