Türkiye’de ve dünyada milyonlarca insanı etkileyen hipertansiyon, modern çağın en yaygın ve sinsi sağlık sorunları arasında yer alıyor. Genellikle belirti vermeden ilerleyen bu hastalık, kalp krizi, felç ve böbrek yetmezliği gibi ciddi rahatsızlıklara zemin hazırlıyor.
Her üç yetişkinden biri hipertansiyon hastası
Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de her üç yetişkinden biri hipertansiyon hastası. Ancak bu kişilerin yaklaşık yarısı hastalığının farkında değil. Uzmanlar, “sessiz katil” olarak nitelendirilen hipertansiyonun, düzenli kontrol ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları ile yönetilebileceğini vurguluyor.
Belirti vermeyebilir, ama etkisi ölümcül olabilir
Hipertansiyon genellikle baş ağrısı, baş dönmesi, nefes darlığı, çarpıntı gibi şikâyetlerle kendini gösterse de birçok hastada hiçbir belirti olmadan ilerleyebiliyor. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Karaca, “Yüksek tansiyon yıllarca hiçbir şikâyete yol açmadan organlara zarar verebilir. Bu yüzden düzenli tansiyon ölçümü hayati önem taşır” diyor.
Risk grupları dikkat etmeli
Ailede hipertansiyon öyküsü olanlar, fazla kilolu bireyler, aşırı tuz tüketenler, hareketsiz yaşam sürenler ve kronik stres altında olan kişiler risk grubunda yer alıyor. Ayrıca 50 yaş üstü bireylerde hastalığın görülme sıklığı artıyor.
Yaşam tarzı değişiklikleri koruyucu etkiye sahip
Uzmanlara göre sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, tuz tüketiminin azaltılması, sigara ve alkolden uzak durulması, hipertansiyon riskini azaltmanın temel yolları arasında. Özellikle Akdeniz tipi beslenmenin, tansiyonun dengelenmesine yardımcı olduğu belirtiliyor.
Erken teşhis hayat kurtarıyor
Hipertansiyon tedavisinde erken tanı ve doğru ilaç kullanımı büyük önem taşıyor. Prof. Dr. Karaca, “Hipertansiyon tanısı konulan bireyler doktor kontrolünde yaşam boyu tedavi sürecini sürdürmelidir. İlaçlar, diyet ve yaşam tarzı bir bütün olarak ele alınmalı” uyarısında bulunuyor.
Toplum farkındalığı artmalı
Her yıl Mayıs ayında kutlanan Dünya Hipertansiyon Günü vesilesiyle sağlık kuruluşları, halkı bilinçlendirme etkinlikleri düzenliyor. Uzmanlar, hipertansiyonun yalnızca bireysel değil toplumsal bir sağlık sorunu olduğunu belirterek, erken teşhis ve koruyucu önlemlerin yaygınlaştırılması gerektiğini söylüyor.
