Spor sadece bir yarış, bir mücadele değil, çok daha fazlası. Bazen bir özgürlük çığlığı, bazen de hayata tutunmanın en güçlü yolu. Özellikle engelli bireyler için spor, bambaşka bir anlam taşıyor. Topluma daha sıkı bağlarla bağlanmalarını sağlıyor, özgüvenlerini artırıyor, hayatın her alanında aktif olmalarına yardımcı oluyor. Ama ne yazık ki, bu kadar önemli bir fırsat, birçok engelli birey için hala bir hayal.

Düşünsenize, spor yapmak isteyen bir engelli bireysiniz ama etrafınızda size uygun bir spor alanı yok, sizi destekleyecek bir antrenör yok. İşte tam da bu noktada, sporun iyileştirici gücünden mahrum kalıyorsunuz. Oysa ki spor, sadece bedeni değil, ruhu da iyileştiriyor. Engelleri aşmanın, imkansızı başarmanın en güzel yollarından biri.

Neyse ki, dünyada ve ülkemizde bu konuda farkındalık artıyor. Paralimpik Oyunları'nda mücadele eden sporcular, bize ilham veriyor, imkansızın sadece bir algıdan ibaret olduğunu gösteriyor. Onların azmi, mücadele ruhu, hepimize örnek olmalı. Engelli bireylerin spor yapmasının sadece fiziksel sağlıkları için değil, ruhsal ve sosyal gelişimleri için de ne kadar önemli olduğunu artık daha iyi anlıyoruz. Spor, onlara güç verirken aynı zamanda toplumun geri kalanına da farkındalık kazandırıyor.

Ama bu farkındalık yetmiyor. Daha fazla erişilebilir spor alanları, özel antrenörler ve toplumda bilinçlenmeye ihtiyacımız var. Birçok engelli birey, spora başlamak istese bile uygun alan veya destek bulamadığı için bu fırsattan mahrum kalıyor. Bu kabul edilemez bir durum.

Karşıyaka gibi spor kültürünü benimsemiş kulüplerin ve belediyelerin bu konuda attığı adımlar çok değerli. Engelli bireyler için düzenlenen spor organizasyonları, onların sadece fiziksel değil, sosyal hayatlarına da büyük katkı sağlıyor. Voleybol, basketbol, yüzme ya da atletizm... Hangi branş olursa olsun, önemli olan engelleri ortadan kaldırmak ve herkese spor yapma fırsatı sunmak.

Ben sporun birleştirici gücüne inanıyorum. Engelli bireylerin daha fazla sahada, parkurda, havuzda yer alması için hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız. Daha erişilebilir, daha kapsayıcı bir spor dünyası yaratmak elimizde. Unutmayalım, spor herkes içindir ve her birey spor yapma hakkına sahiptir.

Engelleri kaldırarak, daha güçlü bir toplum inşa edebiliriz. Çünkü spor, sadece bedeni değil, ruhu da özgürleştirir!