Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Dr. Aysel Yıldız Boyraz ve Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Dr. Dursun Muhammet Özdemir, çocukluk çağında giderek artan obezitenin artık kritik bir halk sağlığı sorunu hâline geldiğini söyledi. Uzmanlara göre Türkiye’de her üç çocuktan biri fazla kilolu veya obez ve bu durum yalnızca kilo fazlalığından ibaret değil, çocukların gelecekteki sağlık durumunu doğrudan etkiliyor.
Hareketsiz yaşam ve yanlış beslenme çocukları risk altına sokuyor
Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Dr. Aysel Yıldız Boyraz, obezitenin Dünya Sağlık Örgütü tarafından fiziksel, psikolojik ve sosyal yaşamı olumsuz etkileyen bir sağlık sorunu olarak tanımlandığını hatırlattı.
Boyraz, hareketsiz yaşam tarzı, azalmış fiziksel aktivite, düzensiz uyku, psiko-sosyal stres etkenleri, sağlıksız beslenme alışkanlıkları ve bazı ilaçların obeziteye zemin hazırladığını belirtti.
Obeziteye eşlik eden sağlık sorunlarının da çocukluk döneminde giderek arttığını söyleyen Boyraz, hipertansiyon, diyabet, metabolik sendrom, uyku apnesi, reflü, polikistik over sendromu gibi pek çok hastalığın erken yaşta görülebildiğini ifade etti. “Erişkin dönemde çok daha ağır hastalıkların temeli çocukluk döneminde atılıyor. Bu nedenle erken müdahale kritik öneme sahip” dedi.
Kalp hastalıklarının tohumları çocuklukta atılıyor
Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Dr. Dursun Muhammet Özdemir, Türkiye’de obezitenin geldiği seviyenin endişe verici olduğunu vurgulayarak, “Artık her 3 çocuktan biri fazla kilolu ya da obez. Bu yalnızca fiziksel görünümle ilgili bir durum değil. Kalp-damar hastalıkları ve hipertansiyonun temeli çoğu zaman çocukluk döneminde atılıyor” dedi.
Obez çocukların çoğunda kalp çevresinde yağlanma, erken yaşta tansiyon yüksekliği ve damar sertliği bulgularına rastladıklarını söyleyen Özdemir, çocukluk çağındaki obezitenin uzun vadede kalıcı hasarlara yol açabileceğini belirtti.
Ailelerin rolü belirleyici: Küçük adımlar büyük fark yaratıyor
Sağlık Bakanlığı’nın yayımladığı Obezite ile Mücadele ve Eylem Planı’na değinen Özdemir, bu süreçte ailelerin en önemli paydaş olduğunu vurguladı.
“Çocuk neyi görürse onu örnek alır. Aile içinde atılacak küçük adımlar bile çocuğun metabolik sağlığı üzerinde güçlü koruyucu etkilere sahiptir” diyen Özdemir, ailelere şu önerilerde bulundu:
· Şekerli içecekleri evden kaldırmak
· Paketli atıştırmalıkları sınırlamak
· Noodle ve enerji içeceği gibi ürünlerden uzak durmak
· Sofrada sebze ve doğal gıdaları artırmak
· Ekran süresini azaltmak
· Her gün en az bir saat fiziksel aktivite sağlamak
Özdemir, “Erken dönemde yapılacak değişiklikler, ilerleyen yıllarda ortaya çıkabilecek pek çok ciddi hastalığın önüne geçebilir” diyerek sözlerini tamamladı.
