Tunç Soyer'in avukatları Özkan Yücem, Haluk İsmet Köymen ve Dr. Murat Aydın, "Suç yok, suç kastı yok, hileli davranış yok, menfaat temini yok, aldatılan yok, kaçan yok, delil karartan yok, karartmanın mümkünü de yok, o halde müvekkil niye tutuklu?" ifadeleriyle müvekkillerinin kentsel dönüşüm projelerindeki kooperatifçilik yaklaşımının suç gibi gösterilmeye çalışıldığını belirtti. Avukatlara göre, Soyer'in amacı, İzmir'de kangren haline gelen kentsel dönüşüm sorununa sosyal demokrasi ilkelerine uygun bir çözüm üretmekti. Ancak bu girişim, savcılık tarafından "usulsüzlük" iddiasına dönüştürüldü.
Suç yok, suç kastı yok, hileli davranış yok, menfaat temini yok, aldatılan yok, kaçan yok, delil karartan yok, karartmanın mümkünü de yok, o halde müvekkil niye tutuklu?
Deniz Zeyrek'e konuşan Özkan Yücem, Haluk İsmet Köymen ve Dr. Murat Aydın suçlamaları ve savunmaları şöyle özetlediler: "Ortada suç yok: Hileli davranış yoktur. İddianamenin tamamında müvekkilin herhangi bir kimseyi aldatmaya yönelik tek bir davranışı ortaya konulabilmiş değildir. Temin edilen menfaat yoktur. İddianamenin bütününde ne müvekkilin ne de bir başka sanığın menfaat temin ettiğine dair iddia dahi yoktur. Müvekkil tarafından zarara uğratılmış kimse yoktur. Kooperatif üyelerinin kooperatife yaptıkları ödemelerde tespit edilmiş bir usulsüzlük mevcut olmadığı gibi üyelerle kooperatifler arasındaki ilişkinin de müvekkille ilgisi yoktur. Müvekkilin suç teşkil eden davranışı yoktur: Kentsel dönüşüm için yeni yaklaşımlar ortaya koymak ve çözüm üretmeye çalışmak suç oluşturmaz. Yargılanmak istenen ve suç olduğu iddia edilen eylem o dönemde İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı olan müvekkilin kangren olmuş kentsel dönüşüm sorununa çözüm bulmak amacıyla ortaya koyduğu kooperatifçilik yaklaşımı ve iradesidir. Cesaret ve sorumluluk almak suç oluşturmaz. Yerel yönetici olarak hemşerilerinin ucuz ve sağlıklı/sağlam konut beklentisi karşısında sessiz kalmak ne yapayım olmadı demek yerine çözüm aramaya çalışmak ve sosyal demokrasiye uygun yeni yöntemler ortaya koymak savcılık tarafından suç olarak gösterilmeye çalışılmaktadır. Kooperatiflerdeki ilerlemenin yavaşlığı müvekkilden değil ekonomiden siyasi iradeye birçok bileşenden kaynaklanmıştır. Nitekim, kooperatiflerin çalışması engellenmemiş olsaydı binaların bir kısmı şu an tamamlanmış olurdu. Çevre Şehircilik Müdürlüğü yazısını gerekçe kılarak bir yıldan fazla süredir kooperatiflerin çalışmasına izin verilmediği için inşaatlarda ilerleme olmaması müvekkile atfedilecek bir sonuç olamaz. Tutuklama nedeni yoktur: Ne kaçma ne de delilleri karartma ihtimali söz konusu değildir. Suç teşkil eden eylemi bulunmayan, atılı suç için tek bir hileli hareketi ortaya konulamayan, menfaat temin etmeyen müvekkil için tutuklama kararında ölçülülük de söz konusu olamaz. Sonuç olarak, suç yok, suç kastı yok, hileli davranış yok, menfaat temini yok, aldatılan yok, kaçan yok, delil karartan yok, karartmanın mümkünü de yok, o halde müvekkil niye tutuklu?