İzmir’in Buca ilçesinde yer alan Prenses Borghese Evi, tarihi boyunca birçok farklı kökenden gelen Levanten ailelere ev sahipliği yapmış önemli bir yapıdır. Yapım yılı kesin olarak bilinmemekle birlikte, İzmir’in köklü ailelerinden Constantino Amira’ya ait olduğu ve 18. yüzyılın başlarında bir hanıma satıldığı biliniyor.
Bu görkemli konak, Chorafa (Rum), Borghese (İtalyan), Keun (Hollandalı) ve Dikmen (Türk) aileleri tarafından kullanılmış, her dönemde farklı kültürel izler bırakmıştır. Günümüzde evin kendisi sağlam olsa da geniş bahçesinin yerine apartmanlar inşa edilmiştir.
Levanten mirası ve Prenses Borghese
Levantenler, Osmanlı Devleti’nde özellikle Tanzimat sonrası dönemde büyük liman kentlerinde ticaretle uğraşan Avrupalı Hristiyan toplulukları olarak bilinir. Fransız ve İtalyan kökenli Katolikler başta olmak üzere, Osmanlı topraklarında yaşayan bu topluluklar, ticaret ve sanayi alanında önemli roller üstlenmişlerdir.
Buca, 19. yüzyılda İzmir’deki Levanten nüfusun yoğunlaştığı bölgelerden biri olmuş ve buraya yerleşen aileler ihtişamlı konaklar inşa etmiştir. Prenses Borghese Evi de bu dönemin en dikkat çeken Levanten yapılarından biri olarak öne çıkar.
İzmir ve Levanten kültürü
İzmir, 17. yüzyılın ortalarından itibaren Osmanlı ile Avrupa arasındaki ticaretin merkezi haline gelmiş ve yabancı tüccarlar tarafından büyük ilgi görmüştür. 18. yüzyılda İzmir, pek çok Avrupalı tüccarın ve şirketin ilgisini çekerek Levanten kültürünün şekillendiği önemli bir ticaret noktası olmuştur.
Bu süreçte Avrupalılar, Osmanlı coğrafyasında yerel halkla evlilikler yaparak kültürel etkileşim içine girmiştir. Özellikle Rum, Ermeni ve Gürcü kadınlarla yapılan evlilikler, Avrupalı tüccarların Doğu kültürüne daha fazla uyum sağlamasına neden olmuştur. Bu etkileşim sonucunda Rumca, Levanten topluluklarının ortak anlaşma dili haline gelmiştir.
Günümüzde Prenses Borghese Evi
Buca’nın en eski ve önemli Levanten yapılarından biri olan Prenses Borghese Evi, farklı kültürlere ev sahipliği yapmış zengin geçmişiyle İzmir’in Levanten mirasını yansıtan en güzel örneklerden biri olarak varlığını sürdürüyor. Konağın bahçesi günümüzde apartmanlarla dolsa da bina hala ayakta ve tarihî dokusunu koruyor.