Medical Park İzmir Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Arif Şanlı, ses estetiğinin; sesinden memnun olmayan, bu durumun sosyal ve mesleki hayatını etkilediğini düşünen bireyler için uygulandığını belirtti. Şanlı, “Ses estetiği operasyonları, ses tellerinin yapısını, fonksiyonunu ve çevresindeki dokuların durumunu iyileştirmeye odaklanır” dedi.
Ses estetiğinin, sesin kalitesi, perdesi ve genel tınısıyla ilgili şikâyetleri olan kişilere yönelik cerrahi ve tıbbi müdahaleleri kapsadığını belirten Şanlı, “Bu alan, sesin sadece bir iletişim aracı olmanın ötesinde, kişinin kimliğini ve ifade biçimini yansıtan önemli bir estetik unsur olduğu ilkesine dayanır” ifadelerini kullandı.
Hangi durumlarda uygulanıyor?
Prof. Dr. Arif Şanlı, ses estetiğinin kimlere uygulanabileceğini şöyle özetledi:
Profesyonel ses kullanıcıları; şarkıcılar, öğretmenler, oyuncular, spikerler gibi mesleği gereği sesini yoğun kullanan kişiler.
Yaşla birlikte ses tellerinde deformasyon yaşayan bireyler.
Kronik ses yorgunluğu ya da kısıklığı yaşayanlar.
Doğuştan ses teli anomalisi olanlar.
Psikolojik nedenlerle sesinden memnun olmayan bireyler.
Prof. Dr. Şanlı, ses estetiği uygulamalarında en çok ses inceltme ve kalınlaştırma işlemlerinin talep edildiğini söyledi. Şanlı, “Ses inceltme ameliyatı, ses tellerinin gerginliğini artırarak veya kütlesini azaltarak sesin perdesini yükseltmeye yönelik bir işlemdir. Bu tür operasyonlar, özellikle trans bireylerde veya sesi beklenenden daha ince kalan erkek bireylerde tercih edilebiliyor” dedi.
Şanlı, bazı erkeklerde ergenlik döneminde yeterli ses kalınlaşmasının oluşmaması durumunda da sesin doğal gelişimini taklit etmek amacıyla kalınlaştırma işlemlerinin uygulanabildiğini aktardı.
Ameliyat sonrası dikkat edilmesi gerekenler
Ses estetiği operasyonları sonrası iyileşme sürecinin kişiye göre değiştiğini belirten Prof. Dr. Şanlı, dikkat edilmesi gereken başlıca unsurları şöyle sıraladı:
Ameliyat sonrası ses kısıklığı yaşanabileceği için sesin dinlendirilmesi önem taşıyor.
Ses terapisi, sesin sağlıklı kullanımını öğretmek ve yeni sese adapte olmak açısından büyük rol oynuyor.
İyileşme sürecinde bol su içilmeli, nemli ortam sağlanmalı.
Sigara ve alkolden kesinlikle uzak durulmalı.
Hekimin verdiği ilaç tedavisi uygulanmalı, kontroller aksatılmamalı.
Yüksek sesle konuşmak ya da bağırmak gibi aşırı ses kullanımlarından kaçınılmalı.
Prof. Dr. Şanlı, ameliyat sonrası sürecin doğru yönetilmesiyle kişilerin hem günlük yaşamlarında hem de sosyal ve mesleki ilişkilerinde daha kendinden emin ve huzurlu hissedebileceğini vurguladı.
