Denizli’de yaşayan Gülsüm ve Ahmet Akıncı çiftinin 4 yaşındaki oğulları Yiğit’e, 2,5 yaşında lösemi tanısı kondu. Halsizlik ve uyku hali şikayetleriyle hastaneye götürülen Yiğit’in hastalığı kan tahlilleriyle tespit edildi. Daha ileri tedavi için Antalya’ya taşınan aile, erken tanı sayesinde kemoterapi sürecine hızlıca başladı. Yaklaşık 10 aydır devam eden tedavi süreci Yiğit için oldukça zorlu geçti.

Anne Gülsüm Akıncı, "Hastalığın belirtileri çıktığında kendimizi suçladık. Süreç, özellikle Yiğit için çok zordu. Kreşi bırakmak zorunda kaldı ve sosyal hayatı tamamen koptu. Çektiği acılar küçücük bir çocuk için dayanılmazdı" dedi.

Sosyal medyadaki markasız diş beyazlatma ürünleri tehlike saçıyor
Sosyal medyadaki markasız diş beyazlatma ürünleri tehlike saçıyor
İçeriği Görüntüle

“Biz Yemek Yerken O Aç Ağlıyordu” – Aile Destekle AyaktaEkran Resmi 2025 09 11 10.11.46 Kaldı

Tedavi sürecinde hem fiziksel hem duygusal olarak yıprandıklarını söyleyen anne, “Anestezi öncesi saatlerce aç kalması gerekiyordu. O ağlıyordu, biz yemek zorundaydık. O kadar acı vericiydi ki…” dedi. Yiğit’in yeniden hastalanmaması için aile beslenmeden hijyene kadar her detaya dikkat ediyor. Yiğit bile içtiği suyu defalarca sorguluyor: “Bu hazır su mu?”

Yiğit’in hayali ise çok basit ama derin: Okula gitmek ve arkadaş edinmek. Anne Gülsüm Akıncı, “Parkta oynadığı çocuğu bir daha göremiyor. Yakınında akranı da yok. Oysa sadece arkadaş istiyor” diye konuştu.

Baba Ahmet Akıncı ise Yiğit’in oyunlara ve doğaya özlem duyduğunu belirterek, “İyileşince karavan tatiline çıkmak, mangal yapmak istiyor. Bu süreçte en çok şunu öğrendik: Sağlık her şeyden önemliymiş,” dedi.

Kaynak: DHA