Acıbadem Kent Hastanesi Robotik Cerrahi Direktörü Prof. Dr. Burak Turna ve Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Endoüroloji Direktörü Doç. Dr. M. Can Kiremit tarafından, Uluslararası Üroloji Araştırmaları Derneği’nin katkılarıyla düzenlenen “Endoürolojiden Medikal Tedaviye: Taş Hastalığında Yenilikçi Yaklaşımlar” başlıklı sempozyum, üroloji alanındaki yenilikleri gündeme taşıdı.
Prof. Dr. Turna, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, endoürolojinin son yıllarda hızlı bir teknolojik dönüşüm geçirdiğini belirterek, bu ilerlemelerin cerrahi başarıyı ve hasta memnuniyetini önemli ölçüde artırdığını vurguladı.
“Yeni lazer sistemleriyle taş tedavisinde güvenli dönem”
Prof. Dr. Turna, endoürolojideki yenilikler arasında lazer teknolojilerindeki gelişmelerin ön plana çıktığını söyledi.
“Yeni nesil lazer sistemleriyle taş kırma işlemi artık daha hızlı, etkin ve güvenli hale geldi. Bu sistemler, cerrahi sırasında daha kontrollü enerji aktarımı sağlayarak hem operasyon süresini kısaltıyor hem de komplikasyon oranlarını azaltıyor” dedi.
Ayrıca, aspiratörlü üreterorenoskopi sistemlerinin taş fragmanlarını daha etkili temizlediğini ve böbrek içi basıncı dengeleyerek enfeksiyon riskini azalttığını belirtti. Turna, “Bu sistemler sayesinde cerrahi alan daha net görülüyor, taşsızlık oranı artıyor ve operasyon güvenliği yükseliyor” ifadelerini kullandı.
“Robotik cerrahi endoürolojinin geleceğini şekillendirecek”
Endoürolojide robotik sistemlerin gelecekte çok daha geniş bir kullanım alanına sahip olacağını dile getiren Prof. Dr. Turna, “Robotik üreterorenoskopi şu anda gelişme aşamasında, ancak yakın zamanda ergonomi, hassasiyet ve kontrol açısından cerrahlara büyük avantajlar sunacak” dedi.
Robotik teknolojilerin hem hasta iyileşme süresini kısaltacağını hem de cerrahi doğruluğu artıracağını söyleyen Turna, bu gelişmelerin ürolojik cerrahiyi kökten değiştireceğini ifade etti.
“Bilimsel paylaşımlar ve canlı cerrahi uygulamalarıyla desteklendi”
Acıbadem Kent Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Çağrı Büke, sempozyumda hastanenin teknolojik altyapısı ve ameliyathane donanımı hakkında bilgi verdi. Etkinlikte, alanında uzman dokuz konuşmacı bilgi ve deneyimlerini paylaşırken, öğleden sonraki oturumda üç farklı ameliyathaneden canlı cerrahi uygulamaları eş zamanlı olarak katılımcılara aktarıldı.
Bu sayede, katılımcılar taş hastalığında yenilikçi tedavi yaklaşımlarını hem teorik hem de pratik olarak izleme fırsatı buldu.
Prof. Dr. Burak Turna, endoürolojideki teknolojik ilerlemelerin hasta güvenliği, operasyon başarısı ve cerrahi ergonomi açısından yeni bir çağ başlattığını vurgulayarak, “Her geçen yıl daha gelişmiş cihazlar ve robotik sistemlerle, taş hastalıklarının tedavisinde çok daha konforlu ve güvenli çözümler sunmak mümkün hale geliyor” dedi.
