Diyetisyen Günnur Değirmenci, tatlı krizlerinin hem fiziksel hem de duygusal nedenlerle ortaya çıkabileceğini belirterek, bu krizlerin düzenli beslenme alışkanlıklarıyla yönetilebileceğini vurguladı. Kan şekeri dengesizliklerinin ve duygusal açlığın tatlı isteğini tetiklediğini ifade etti.
Dengeli beslenme ile krizleri önleyin
Değirmenci, tatlı krizlerini önlemenin en etkili yolunun dengeli beslenme olduğunu belirtti: “Eksik veya atlanan öğünler, kan şekeri seviyelerinin düşmesine neden olarak özellikle akşamları tatlı krizlerini tetikleyebilir. Güne proteini bol bir kahvaltıyla başlamak önemli. Yumurta, yeşillikler, avokado, ceviz veya zeytin gibi besinler hem uzun süre tok tutar hem de kan şekerini dengeler.”
Öğün atlamayın, su için
Öğün atlamamanın ve ara öğün yapmanın kan şekeri düşüşlerini önlediğini vurgulayan Değirmenci, “Ara öğünlerde kefir, ayran gibi içeceklerle meyve veya çiğ kuruyemiş tercih edilebilir. Ayrıca bol su içmek kritik; çünkü susuzluk, açlık ve tatlı isteğiyle karışabilir. Tatlı istediğinizde önce su için, 15 dakika bekleyin ve kararınızı öyle verin,” dedi.
Duygusal açlık mı, fiziksel ihtiyaç mı?
Tatlı isteğinin duygusal mı yoksa fiziksel mi olduğunu anlamanın önemli olduğunu belirten Değirmenci, “Duygusal açlıkta genellikle makarna, çikolata gibi rahatlatıcı besinler aranır. Kendinize ‘Gerçekten aç mıyım, yoksa stres mi bastırmaya çalışıyorum?’ diye sorun. Duygusal açlıkta yürüyüş, film izlemek veya bir arkadaşla konuşmak daha etkili çözümler sunabilir,” önerisinde bulundu.
Sağlıklı tatlı alternatifleri
Değirmenci, tatlı isteğini bastırmak yerine sağlıklı alternatiflere yönelmeyi tavsiye etti: “Evde hazırlayacağınız havuç ve hurma topları, karabuğday patlağı üzerine sürülen şekersiz fıstık ezmesi veya meyve barı gibi seçenekler hem tatlı ihtiyacını karşılar hem de sağlıklıdır. Tatlı, diyet sürecinde yasak değil; ancak denge ve porsiyon kontrolü önemli.”