Çölün saklı hazinesi: Kaktüs meyvesi Çölün saklı hazinesi: Kaktüs meyvesi

Gün içinde yoğun düşüncelerle boğuşuyor, ne yapacağınızı bilemeyecek kadar tükenmiş ve stres altında hissediyor musunuz? Günümüzün hızlı temposu, iş hayatı, sorumluluklar ve sürekli değişen beklentiler nedeniyle stres, pek çok insan için sıradan bir durum haline gelmiştir. Bu baskı, günlük yaşamımızın büyük bir bölümünü meşgul ederken, zihinsel ve duygusal sağlığımızı tehdit eden bir etken olarak karşımıza çıkıyor. Bu nedenle, stresle başa çıkmanın yollarını aramak, sağlıklı bir yaşam sürdürmek için oldukça önemlidir.

5-4-3-2-1 tekniği nedir?

Endişe ve stres seviyemizin yüksek olduğu zamanlarda varlığımızı hissetmek, ruhumuzu ve benliğimizi üzerinde yaşadığımız dünyaya çapalayan bedenimiz aracılığıyla ‘şimdi ve burada’ya gelmek, stresle başa çıkma konusunda öğrenebileceğimiz en etkili stratejilerden biridir. 5-4-3-2-1 tekniği, duyuları kullanarak ana gelmemizi ve varlığımızı hissetmemizi sağlayan bir beden odaklı farkındalık pratiğidir. Bu yöntem, dikkatimizi görme, dokunma, işitme, koku ve tat alma duyularımıza getirerek zihnimizi şimdiki ana odaklamayı amaçlar.

Stres ve kaygıyı nasıl azaltır?

Stres ve endişe, organizmanın hayatta kalabilmesi için gerekli olan iki temel duygu olup, tehlike durumunda bedendeki tepkilerin yönetilmesine yardımcı olur. Ancak bu duygular, bizi şimdiki andan uzaklaştırabilir. Düşüncelerimiz, çoğunlukla geçmişe veya geleceğe odaklanır ve bu durum, anı yaşamak yerine kaygı ve stres yaratır. 5-4-3-2-1 tekniği, zihin ile beden arasındaki bağı yeniden kurarak, bizi içinde bulunduğumuz ana geri çeker. Bu yöntem, varlığımızın en somut kanıtı olan bedenimizi kullanarak stres ve kaygı duygularından uzaklaşmayı hedefler. 

5-4-3-2-1 tekniği nasıl uygulanır?

  • Görebildiğiniz 5 şeyi tanımlayın: Çevrenizde gözle görebildiğiniz her şeye odaklanın. Örneğin, halının tüyleri, masanın dokusu veya kıyafetinizin rengi gibi detayları inceleyin.

  • Çevrenizdeki 4 farklı yüzeyi hissedin: Üzerinizdeki kıyafetlerin dokusunu, oturduğunuz koltuğun sertliğini ya da elinizdeki nesnelerin yüzeyini hissedin.

  • Duyabildiğiniz 3 sese odaklanın: Çevrenizdeki sesleri duymaya çalışın. Belki inşaat sesi, kuş sesi ya da çamaşır makinesinin sesi…

  • Burnunuza gelen 2 kokuyu duyumsayın: Etrafınızdaki havayı veya üzerinizdeki kıyafetlerin kokusunu hissetmeye çalışın.

  • Tadını aldığınız 1 şeyi fark edin: Ağızda kalan tatları inceleyin. Örneğin, içtiğiniz kahvenin tadını veya yemek sonrası ağzınızda kalan tatları hissedin.

Kaynak: Haber Merkezi