Modern yaşamın en büyük sorunlarından biri de aşırı kilo alma ve bunun sonucunda gelen sağlık problemleri. Kilo vermek isteyenler, sosyal medyada sıkça paylaşılan "ani glukoz artışlarından kaçınma" stratejisini merak ediyor. Beslenme uzmanlarına göre, karbonhidratlı gıdaların vücutta glukoza dönüşmesi, kan şekerinde hızlı yükselişlere neden olabilir. Bu yükseliş ise insülin hormonunun aşırı salgılanmasına yol açar ve fazla glukozun yağ olarak depolanmasına neden olur.
Glukoz artışı kilo alma sürecini nasıl etkiler?
Brezilyalı beslenme uzmanı Livia Hasegawa, "Glukoz seviyesinin hızla yükselmesi, vücudu 'yağ depolamaya' zorlar" diyor. Çünkü insülin, vücudun enerji depolama mekanizmasını tetikler. Bu süreç, özellikle karın bölgesinde yağ birikimine yol açabilir. Harvard Üniversitesi'nden beslenme uzmanı Mariana Melendez ise, yüksek glisemik indeksli gıdaların sık tüketiminin yüksek tansiyon gibi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtiyor.
Glukoz artışından kaçınmanın yolları
Uzmanlar, ani glukoz artışlarının önlenmesi için bazı basit stratejiler öneriyor. Karbonhidratlarla birlikte lif, protein ve sağlıklı yağlar tüketmek, glukoz emilimini yavaşlatmaya yardımcı olabilir. Örneğin, makarna yemeden önce salata ve protein içeren et ya da tavuk yemek, glukoz seviyelerinin dengelenmesine yardımcı olur.
Fiziksel aktivitenin rolü
Egzersiz yapmak, kan şekerini dengelemenin doğal bir yoludur. Kaslar, glukozu insülin olmadan da alabilir. Özellikle insülin direnci veya diyabet hastalığı riski taşıyan kişiler için düzenli egzersiz yapmak, kan şekerini kontrol altına almanın önemli bir yöntemidir.
Takıntılı kontrolden kaçınmak önemli
Ancak uzmanlar, vücutta her küçük değişikliği takip etmek ve aşırıya kaçmak konusunda dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Melendez, "Diyabet ya da insülin direnci gibi sorunları olmayan kişiler için, egzersiz yapmak ve dengeli beslenmek yeterli olacaktır" diyor.
