Çam Sakura Şehir Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Yasin Çalışkan, ayrılma kaygısının çocukların sevdikleri kişilerden uzak kalma düşüncesiyle yaşadığı doğal bir tepki olduğunu söyledi. Çalışkan, "Bu kaygı genellikle ağlama, ayrılmakta zorlanma, fiziksel şikâyetler (karın ağrısı, baş ağrısı) ve okula gitmeyi reddetme şeklinde kendini gösterir" dedi.
Ailelere öneriler
Çalışkan, çocuklarda ayrılma kaygısını azaltmak için ailelere şu önerilerde bulundu:
-
Okul hakkında pozitif konuşun, eğlenceli bir yer olduğunu vurgulayın.
-
Okulu dışarıdan gösterin, mümkünse bahçesinde oynayın.
-
Uyku ve beslenme rutinini okul saatlerine göre ayarlayın.
-
Ayrılık sürelerini kademeli olarak artırın (kısa süreli akraba ziyaretleri gibi).
-
Veda ritüeli oluşturun; kısa, tutarlı ve net bir ayrılma rutini belirleyin.
-
Somut zaman ifadeleri kullanın: "Öğle yemeğinden sonra geliyorum."
-
Çocuğun duygularını anlayışla karşılayın, kaygılarını küçümsemeyin.
-
Evden bazı nesneleri (oyuncak, fotoğraf) götürmesine izin verin.
-
Başarılarını kutlayın ve öğretmenle çocuğun özelliklerini paylaşın.
Uzman uyarısı
Çalışkan, ayrılma kaygısının 4-6 haftadan uzun sürmesi, günlük işlevleri etkilemesi veya fiziksel belirtiler görülmesi durumunda çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanından destek alınması gerektiğini vurguladı.
"Her çocuk farklı bir tempo ile uyum sağlar. Sabırlı, tutarlı ve sevgi dolu yaklaşım, çocuğunuzun okul hayatına sağlıklı bir başlangıç yapmasında en önemli faktördür. Bu süreç, çocuğunuzun bağımsızlık kazanmasına ve sosyal becerilerinin gelişmesine de önemli katkı sağlar" ifadelerini kullandı.
