Curtin Üniversitesi araştırmacıları, Batı Avustralya’da Megachile (Hackeriapis) Lucifer adı verilen yeni bir arı türü keşfetti. Tür, dişi bireylerin yüzündeki küçük boynuz benzeri çıkıntılar nedeniyle “şeytani” görünümüyle dikkat çekiyor.
20 Yıl Sonra İlk Keşif
Üniversitenin Moleküler ve Yaşam Bilimleri Fakültesi’nden Dr. Kit Prendergast, 2019’da nesli kritik tehlike altındaki bir yabani çiçek türünü incelerken bu sıra dışı arıya rastladı. Prendergast, “Dişi arının yüzünde inanılmaz küçük boynuzlar vardı. Bu grup içinde tanımlanan ilk yeni tür 20 yıldan fazla süredir çıkmadı.” dedi.
Netflix İlhamlı İsim: Lucifer
Prendergast, Netflix dizisi Lucifer hayranı olduğunu belirterek, arıya hem görünümüne hem de kişisel ilgisine uygun olarak bu ismi verdiğini söyledi. Bilim insanı, “Lucifer, şeytani görünümüyle adını hak etti.” ifadelerini kullandı.
Madencilik Tehdidi Altındaki Türler
Araştırmacı, özellikle Batı Avustralya’daki madencilik faaliyetlerinin, hâlâ keşfedilmemiş birçok tür için büyük bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. Prendergast, “Birçok madencilik şirketi yerli arılar için çevresel tarama yapmıyor. Böylece farkında olmadan ekosistemin temel halkalarını kaybediyoruz.” dedi.
Tozlayıcıların Önemi
Dünya genelinde çiçekli bitkilerin çoğu, arılar gibi yabani tozlayıcılara bağımlı. Ancak yaşam alanı kaybı ve iklim değişikliği, bu hayati türleri yok olma riskiyle karşı karşıya bırakıyor. Lucifer’ın keşfi, doğadaki gizli çeşitliliği korumanın önemini bir kez daha gözler önüne serdi.
