İzmir’in Urla ilçesindeki Köstem Zeytinyağı Müzesi, 2 bin yılı aşkın Anadolu zeytin kültürünü yaşatmak ve dünyaya tanıtmak amacıyla kuruldu. Doç. Dr. Levent Köstem’in girişimiyle hayata geçirilen müze, 20 bin metrekarelik alanıyla dünyanın en büyük zeytinyağı müzesi olma özelliğini taşıyor.
Modern müzecilik anlayışıyla hem geçmişi hem de geleceği buluşturan tesis, üretimden eğitime kadar çok yönlü bir işleyiş sunuyor. Müzede, antik dönemden bu yana kullanılan zeytinyağı üretim sistemleri birebir ölçekte sergileniyor
Köyden dünya sahnesine bir müze hikayesi
Urla’nın Uzunkuyu köyünde kurulan müze fikri, Levent Köstem’in 2002 yılında organik zeytinciliğe başlamasıyla şekillendi. İlk başta küçük bir zeytinlikte üretim hedefleyen Köstem, zamanla Anadolu genelinde eski zeytinyağı işliklerini ve ekipmanlarını toplayarak büyük bir kültür projesine imza attı.
“Zeytinyağıyla tanıştıktan sonra müze kurma fikri doğdu,” diyen Köstem, Çanakkale’den Muğla’ya kadar birçok yerden orijinal makineleri ve aletleri toplayarak müzenin temelini attı.
Klozamenai’den günümüze: Zeytinin tarihine yolculuk
Müze, dünyadaki ilk zeytinyağı işliğinin bulunduğu Klozamenai Antik Kenti’ne gönderme yaparak, üretim sürecini hem kültürel hem de teknik boyutlarıyla gözler önüne seriyor.
İnsan ve hayvan gücüyle çalışan sistemlerden, buharlı makinelere ve günümüzün modern tesislerine kadar zeytin sıkım teknolojilerinin evrimi detaylı biçimde anlatılıyor.
Uluslararası ödüllü üretim ve eğitim
14 bin zeytin ağacıyla sertifikalı organik tarım yapılan tesiste, modern yöntemlerle üretilen zeytinyağları; Londra, New York, Berlin ve İtalya’da altın ve gümüş madalyalara layık görüldü.
26-27 derece sıcaklıkta yapılan sıkım ve azotlu depolama teknikleri sayesinde yüksek kalite yakalandı.
Kültürel sürdürülebilirlik: Aile işi bir vizyon
Müze; üretim atölyeleri, fabrika ve eğitim birimlerinden oluşuyor. Ziyaretçilere hem zeytinyağı tadımı hem de eğitim atölyeleri sunuluyor. Aile işletmesi olarak faaliyet gösteren tesiste Köstem’in eşi biyolog olarak ağaçlarla ilgilenirken, çocukları ve torunları da sürece aktif katkı sağlıyor.
Ziyaret saatleri
Müze, haftanın altı günü 10.00–17.00 saatleri arasında açık. Pazartesi günleri ise ziyaret kabul edilmiyor.
