5 Eylül Dünya Omurilik Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Belgin Erhan, dünyada ve Türkiye’de yaşlanan nüfusla birlikte düşmeye bağlı omurilik yaralanmalarının artış gösterdiğini söyledi. Düşmelerin yalnızca bireysel bir risk değil, toplum sağlığını ilgilendiren ciddi bir sorun olduğunu vurgulayan Erhan, “Bir insanın düşmesini önlediğinizde sadece omuriliğini değil, hayallerini ve toplumsal iyilik halini de koruyorsunuz” ifadelerini kullandı.
“65 yaş üstünde her üç kişiden biri düşüyor”
Prof. Dr. Erhan, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 65 yaş ve üzerindeki bireylerin yüzde 33-35’inin her yıl düştüğünü, bu oranın 70 yaşından sonra yüzde 40’a kadar yükseldiğini açıkladı. Düşmelerin yaşlı bireylerde ölümcül sonuçlara yol açabildiğini söyleyen Erhan, “85 yaş üzerindeki bir kişinin düşmesi çoğu zaman ölümle sonuçlanabilecek bir tablo ortaya çıkarabiliyor” dedi.
“Yaşam tarzı değişikliği şart”
Yaş ilerledikçe kemik ve kas kütlesinin azaldığını, denge-koordinasyon yetisinin bozulduğunu belirten Erhan, “Hareketli kalmak, güneşten yararlanmak, kalsiyum açısından zengin beslenmek ve düzenli egzersiz yapmak düşmeleri önlemede kritik rol oynuyor” diye konuştu.
“Baston sakatlığı önler, terlikten uzak durun”
Yaşlı bireylerin baston kullanımına önyargıyla yaklaştığını dile getiren Prof. Dr. Erhan, bastonun sakatlığı önleyici bir destek olduğunu söyledi. Ayakkabı seçiminin de önemli olduğunu belirten Erhan, “Terlik kontrolü zorlaştırır, takılıp düşen pek çok hastamız var” uyarısında bulundu.
“Düşmeyi önlemek toplumsal bir sorumluluk”
Bu yılki Dünya Omurilik Günü’nün “Düşmeyi Önle, Omuriliğini Koru” sloganıyla kutlandığını hatırlatan Erhan, küçük tedbirlerle büyük farklar yaratılabileceğini söyledi:
“Düşmeyi önlemek sadece kişisel değil, toplumsal bir sorumluluk olarak görülmeli. Çocuklar için güvenlik önlemleri, gençler için spor ve eğlence sırasında dikkat, yaşlılar için ise baston, uygun ayakkabı ve evde güvenli yaşam düzenlemeleri hayati önem taşıyor.”





