Edirne’nin tarihi yapıları arasındaki Gazi Mihal Hamamı, restorasyon sürecinin ardından şehre farklı bir kültürel deneyim sunacak. Vali Yunus Sezer, hamamın bir "Koku ve Kahve Müzesi" olarak düzenleneceğini ve bölgenin tarihi önemine vurgu yaptı.
Osmanlı’dan günümüze gelen kahve kültürü
Edirne'nin serhat şehri olarak tarih boyunca kültürel ve ticaret yollarının kesişim noktası oldu. Bu önemli miraslardan biri de Gazi Mihal Hamamı. Vali Yunus Sezer, restorasyonu süren bu yapının turizme kazandırılacağını ve yeni işlevinin Edirne’nin kahve kültürünü tanıtacak şekilde şekillendirileceğini açıkladı. Edirne'nin, Osmanlı İmparatorluğu’na kahve gönderilen önemli merkezlerden biri olduğunu hatırlatan Sezer, "Burada kahve sunumunun sergileneceği çok özel bir mekan yaratıyoruz" dedi. Ayrıca, hamamın çevresindeki peyzaj düzenlemelerinin de yapılacağı bilgisini verdi.
Tarihi Gazi Mihal Hamamı’nın mirası
1422 yılında Gazi Mihal Bey tarafından inşa ettirilen Gazi Mihal Hamamı, Osmanlı’nın erken dönem mimarisinin izlerini taşıyor. Kesme taş ve tuğla malzemeyle yapılan yapının duvarları orijinal halini koruyor. Tunca Nehri kıyısında bulunan bu tarihi yapının, Gazi Mihal Bey Camisi ve İmaret Köprüsü ile birlikte oluşturduğu külliye, bölgenin tarihi dokusuna önemli bir katkı sağlıyor. Hamam, Rusların Edirne’yi işgal ettiği 1829 yılından sonra kullanılmaz hale gelmişti.
Restorasyon ve yeni fonksiyon
Gazi Mihal Hamamı, restorasyon sürecinin ardından "Koku ve Kahve Müzesi" olarak açılacak. Bu projeyle, Osmanlı’dan günümüze kadar uzanan kahve kültürünü tanıtmak amaçlanıyor. Ayrıca, Edirne’nin gül yetiştiriciliğiyle olan tarihi bağını da vurgulamak için özel bir alan oluşturulacak. Edirne’nin Topkapı Sarayı’na gönderdiği gül ve gül türevlerinin kokuları, yeni müze alanında sergilenecek.
