İstinye Üniversitesi Liv Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Selin Kapan, meme kanserinin kadınlarda en sık görülen ve ölüme en çok yol açan kanser türü olduğunu söyledi. Dünyada her 8 kadından birinin yaşamı boyunca meme kanserine yakalanma riski taşıdığını belirten Prof. Dr. Kapan, “Meme kanseri genellikle 40 yaşından sonra görülse de 20-40 yaş arasında da rastlanabilmektedir. Erken evrede yakalandığında tedavi edilebilir bir hastalıktır” dedi.
Türkiye’de veriler endişelendiriyor
Prof. Dr. Kapan, Türkiye’de kadınlarda en sık görülen ve ölüme en fazla neden olan kanserin meme kanseri olduğunu belirtti:
“Ülkemizde görülme sıklığı 100 binde 50’nin üzerindedir. 2018 yılında 22 bin 500 yeni tanı konuldu. 2040 yılında bu sayının 32 bin 371’e çıkacağı tahmin edilmektedir. Her yıl yaklaşık 4 bin kadın meme kanseri metastazları nedeniyle hayatını kaybetmektedir.”
Genetik ve yaşam tarzı riskleri
Meme kanserinde genetik faktörlerin önemine dikkat çeken Kapan, vakaların yüzde 85’inin ailesinde meme kanseri öyküsü olmayan kadınlarda görüldüğünü kaydetti. BRCA1 ve BRCA2 mutasyonlarının en bilinen risk faktörleri olduğunu ifade eden Kapan, yaşam tarzı etkenlerine de değindi:
“Erken regl, geç menopoz, obezite, aşırı hormon kullanımı riski artırıyor. Özellikle menopoz sonrası göbek çevresindeki yağ dokusu östrojene dönüşerek riski yükseltiyor. Obezite yalnızca kalp ve şeker hastalıkları değil, meme kanseri için de önemli bir risk faktörü.”
Beslenme ve yaşam alışkanlıkları
Prof. Dr. Kapan, şekersiz ve Akdeniz tipi beslenmenin önemine işaret ederek, “Şekerli yiyeceklerden uzak durmak, düzenli uyku, stresi azaltmak ve sigaradan kaçınmak hem genel sağlık hem de meme kanseri riski açısından büyük önem taşır” dedi.
Erken tanı hayat kurtarıyor
Kapan, tarama programlarının önemini şöyle anlattı:
“Kadınların 20 yaşından itibaren her ay kendi kendine meme muayenesi yapması gerekir. 40 yaşından itibaren düzenli mamografi çekilmesi erken tanı için hayati önemdedir. Tarama programlarına uyan kadınlarda meme kanserine bağlı ölümler yüzde 30 oranında azalmaktadır.”
Tedavi edilebilir bir hastalık
Erken teşhisin tedavi başarısını doğrudan etkilediğini vurgulayan Kapan, “Meme kanseri erken evrede yakalandığında memenin korunması mümkün olur. İleri evrede metastaz nedeniyle süreç daha zor hale gelir. Amacımız hastayı kanserli dokudan kurtarmak ve uzun, sağlıklı bir yaşam sürmesini sağlamaktır” ifadelerini kullandı.