Kaliforniya Üniversitesi’nden bilim insanları, bağışıklık sistemi ile yağ dokusu arasında bugüne kadar bilinmeyen kritik bir ilişkiyi ortaya çıkardı. Araştırmaya göre vücut; açlık, soğuk ve yoğun stres gibi enerji ihtiyacının arttığı durumlarda, depolanmış yağın hızla tükenmesini önlemek için koruyucu bir mekanizmayı devreye sokuyor.

Nötrofiller yağ dokusuna nasıl müdahale ediyor?
Araştırmada, bağışıklık sisteminin önemli hücrelerinden biri olan nötrofillerin, metabolik stres sırasında viseral yağ dokusuna hızla sızdığı tespit edildi. Bu sürecin gerçekleşmesi için iki koşulun aynı anda oluşması gerekiyor:
-
Yağ parçalanmasının (lipoliz) başlaması
-
Lökotriyen B4 adlı sinyal molekülünün salınması
Yağ yakımını durduran molekül: il-1β
Yağ dokusuna ulaşan nötrofiller, IL-1β adlı güçlü bir sinyal molekülü salgılıyor. Bu molekül, yağ hücrelerine lipolizi durdurma mesajı gönderiyor.

Deneylerde çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı
Bilim insanları deneysel çalışmalarda farelerde nötrofilleri etkisiz hale getirdiğinde ya da IL-1β üretimini bloke ettiğinde dikkat çekici sonuçlarla karşılaştı. Bu durumda yağ yakımı hızlandı ve yağ kütlesinde belirgin azalma görüldü.
İnsan obezitesinde de aynı mekanizma var
Araştırma ekibi, mekanizmanın insanlarda da geçerli olup olmadığını incelemek için obez bireylerin genetik verilerini analiz etti. Sonuçlar, bu immünometabolik yol ile ilişkili genlerin obez kişilerde daha aktif olduğunu gösterdi.
Obezite tedavisinde yeni bir dönem mi başlıyor?
Araştırmacılar, bu keşfin bağışıklık sisteminin yalnızca enfeksiyonlarla değil, aynı zamanda enerji dengesinin korunmasıyla da görevli olduğunu ortaya koyduğunu belirtiyor.





