Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranı 2023 yılı itibarıyla yüzde 35,8 olarak kaydedildi. Erkeklerde bu oran yüzde 71,2 seviyesindeyken, kadınların eğitim seviyesi düştükçe iş gücüne katılım da belirgin şekilde azaldı. Öte yandan, kadınlar erkeklere kıyasla daha fazla yoksulluk ve sosyal dışlanma riskiyle karşı karşıya kalıyor.
Eğitim seviyesi arttıkça iş gücüne katılım yükseliyor
Hanehalkı İşgücü Araştırması’na göre, okuryazar olmayan kadınların iş gücüne katılım oranı yalnızca yüzde 13,8 seviyesinde kaldı. Lise altı eğitimli kadınlarda bu oran yüzde 26,8’e, lise mezunlarında yüzde 37,4’e, mesleki veya teknik lise mezunlarında ise yüzde 45’e yükseldi. Yükseköğretim mezunu kadınlarda ise iş gücüne katılım oranı yüzde 68,9 oldu.
Yarı zamanlı çalışan kadınların oranı yüzde 16,1 ile erkeklerin iki katına ulaştı. Cinsiyetler arası ücret farkı ise en fazla yükseköğretim mezunlarında görülürken, erkeklerin kadınlara kıyasla yüzde 17,4 daha fazla kazandığı tespit edildi.
Kadınların üçte biri yoksulluk riski altında
Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistikleri’ne göre, 2024 yılı itibarıyla Türkiye’de nüfusun yüzde 29,3’ü yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında yaşıyor. Kadınlarda bu oran yüzde 31,5 olurken, erkeklerde yüzde 27,1 olarak ölçüldü. Özellikle 18-64 yaş grubunda kadınların yüzde 29,5’inin bu riske maruz kaldığı belirlendi.
Kadınlar sokakta ve evde kendini güvende hissetmiyor
Yaşam Memnuniyeti Araştırması’na göre, kadınların yüzde 35,9’u gece yalnız yürürken kendini güvensiz hissediyor. Erkeklerde bu oran yüzde 15,2 seviyesinde bulunuyor. Ayrıca kadınların yüzde 8,4’ü evde yalnızken de güvende olmadığını ifade etti. Evlenme İstatistikleri’ne göre, 2024 yılında resmi olarak ilk evliliğini yapan kadınların ortalama yaşı 25,8, erkeklerin ise 28,3 olarak kaydedildi. Türkiye’de ortalama ilk evlenme yaşının en yüksek olduğu il kadınlarda 29,1 yaş ile Tunceli olurken, en düşük olduğu il 23,3 yaş ile Ağrı oldu.
