Evrensel'in haberine göre İngiltere Kraliyet Donanması’na ait HMS Bristol savaş gemisi, 11 Haziran’da Portsmouth Limanı’ndan Türkiye’ye doğru son yolculuğuna çıktı. Gemi, İzmir’in Aliağa ilçesinde faaliyet gösteren gemi söküm tesislerinden birine teslim edilecek ve kısa sürede parçalarına ayrılacak.

Söküm aşamasına gelmiş savaş gemilerinin çevresel açıdan yüksek risk barındırıyor

HMS Bristol, son 15 yılda İngiltere’nin emekliye ayırarak Türkiye’ye gönderdiği 25. savaş gemisi. BBC Türkçe’nin İngiltere Savunma Bakanlığı verilerine dayandırdığı bilgilere göre, 2009-2024 arasında İngiltere’den söküm için gönderilen 31 askeri gemiden 25’i Aliağa’daki tesislerde parçalandı. Söküm süreci, çevre ve işçi sağlığı açısından ciddi tartışmalara konu olmaya devam ediyor. Uluslararası Çalışma Örgütü, gemi sökümünü “yaralanma ve zehirli maddelere bağlı meslek hastalıkları” riski nedeniyle dünyanın en tehlikeli işlerinden biri olarak tanımlıyor. Aliağa’daki tesislerde ise işçiler, asbest, ağır metaller, radyoaktif maddeler ve petrol türevleri gibi tehlikeli maddelere maruz kalabiliyor. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesinden Prof. Dr. Gökdeniz Neşer, söküm aşamasına gelmiş savaş gemilerinin çevresel açıdan yüksek risk barındırdığını vurguluyor. Neşer, “Bu gemilerde asbest çeşitleri, kurşun ve kadmiyum gibi ağır metaller, ozon tabakasına zarar veren gazlar ve petrol atıkları bulunabilir” diyor.

AB denetim raporlarında bazı tesislerde birçok sorun tespit edilmişti

İskoçya’daki Strathclyde Üniversitesinden Gemi Mühendisi Dr. Sefer Anıl Gülbeyaz’a göre, İngiltere ve AB’ye kıyasla Türkiye’de işçilik ve çevre düzenlemelerine uyum maliyetleri daha düşük. Bu nedenle ihalelere katılan Türk firmalar daha yüksek teklifler verebiliyor ve söküm işi Türkiye’ye veriliyor. Avrupa Birliği ülkeleri arasında Hollanda, İtalya, Yunanistan ve Portekiz gibi ülkeler de gemi sökümünde Türkiye’yi tercih ediyor. Aliağa’da yıllık ortalama 150 gemi sökülüyor. Bu süreçte yaklaşık 900 milyon gros tonluk metal ve diğer malzemeler parçalanarak geri dönüştürülüyor. Bölgedeki tesislerden sadece dokuzu Avrupa Birliği tarafından onaylı. AB denetim raporlarında ise bazı tesislerde asbest yoğunluğu, koruyucu ekipman eksikliği ve iş güvenliği ihmalleri gibi ciddi sorunlar yer alıyor. 2022 yılında bir tesiste yaşanan işçi ölümlerinin ardından bu tesis AB listesinden çıkarılmıştı. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre, 2013-2022 yılları arasında Aliağa’da en az 97 işçi hayatını kaybetti. İSİG, bu ölümlerin Türkiye genelindeki resmi işçi ölüm oranının 30 katına eşit olduğunu öne sürüyor.

Denizden karaya çekilen gemilerden yayılan zararlı maddelerin toprak ve suya karışıyor

BBC Türkçe’ye konuşan bazı işçiler ise denetim dönemlerinde “temiz görüntü” oluşturulduğunu, ancak geriye kalan zamanda koşulların “dumanlı, yağlı ve paslı” olduğunu ifade ediyor. İngiltere’den gelen gemilerin söküm ihalelerinin çoğunu alan Leyal Gemi Söküm’e 2023 yılında açılan bir dava, meslek hastalığı tanısı alan bir işçinin iddialarına dayanıyordu. Şirket, suçlamaları reddetse de dava süreci uzlaşmayla sonuçlandı. Çevre örgütleri ve İzmir Barosu, Aliağa’daki tesislerin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinden muaf tutulmasını da eleştiriyor. Açılan dava mahkeme tarafından reddedilse de süreç Anayasa Mahkemesi’ne taşındı. Prof. Dr. Neşer, Aliağa’daki kirliliğin yalnızca gemi sökümünden kaynaklanmadığını, bölgede liman, enerji santrali ve rafineri gibi başka kirletici unsurların da bulunduğunu belirtiyor. Ancak çevre örgütleri, özellikle baştankara yöntemiyle yapılan söküm sırasında denizden karaya çekilen gemilerden yayılan zararlı maddelerin toprak ve suya karıştığına dikkat çekiyor. Son olarak, Brezilya menşeili Nae Sao Paulo uçak gemisinin Türkiye’ye gönderilmesi planı da büyük tepki çekmişti. Aliağa’da düzenlenen eylemlerde “Aliağa dünyanın çöplüğü değildir” sloganları öne çıkmış, gemi Türkiye’ye ulaşamadan geri gönderilmişti.

CHP’li Yankı Bağcıoğlu hâkim karşısında: Suçlamaları reddediyorum CHP’li Yankı Bağcıoğlu hâkim karşısında: Suçlamaları reddediyorum

Kaynak: Haber Merkezi