Yaz aylarının sona ermesiyle birlikte havaların serinlemesi ve günlerin kısalması, doğadaki değişimle paralel olarak insan psikolojisini de etkiliyor. Bu dönemde pek çok kişi hafif yorgunluk, keyifsizlik ve motivasyon kaybı yaşarken, bazı bireylerde belirtiler daha yoğun seyrederek mevsimsel depresyon tablosuna dönüşebiliyor.

Sonbahar yorgunluğu ile mevsimsel depresyon arasındaki fark

Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Furkan Bahadır Alptekin, sonbahar yorgunluğu olarak adlandırılan bu belirtilerin yaygın olduğunu ancak her vakayla mevsimsel depresyonun karıştırılmaması gerektiğini belirtti. Alptekin, “Bazı kişilerde çökkün duygudurum, enerji kaybı, sosyal geri çekilme ve konsantrasyon güçlüğü gibi depresyona benzer belirtiler ortaya çıkabilir. Mevsimsel depresyonu ayıran en önemli nokta, bu durumun kişinin iş, sosyal ve özel hayatını belirgin şekilde aksatmasıdır” dedi.

Atipik depresyon belirtileri görülebiliyor

Dr. Alptekin, bu dönemde bazı kişilerde atipik depresyon belirtilerinin de eşlik edebileceğini vurgulayarak, “Uyku süresinde artış, iştah ve karbonhidrat tüketiminde yükselme, kilo alma, sinirlilik, tahammülsüzlük ve kişilerarası ilişkilerde zorlanma gibi şikayetler görülebilir. Bu belirtiler genellikle sonbaharda başlayıp ilkbaharla birlikte hafifler” ifadelerini kullandı.

Erteleme özgüveni tüketiyor: 5 dakika kuralı önerisi
Erteleme özgüveni tüketiyor: 5 dakika kuralı önerisi
İçeriği Görüntüle

Serotonin ve melatonin dengesi bozuluyor

Mevsimsel depresyonun ortaya çıkmasında hormonal değişimlerin önemli rol oynadığını belirten Alptekin, “Güneş ışığının azalmasıyla birlikte melatonin hormonu daha fazla salgılanır. Bu durum kişiyi daha uykulu, yorgun ve isteksiz hale getirir. Aynı zamanda serotonin aktivitesinin azalması da ruh halinde düşüşe neden olur” dedi.

Risk grupları daha dikkatli olmalı

Kadınlar, genç yetişkinler ve ailesinde depresyon öyküsü bulunan bireylerin mevsimsel depresyon açısından daha riskli gruplar arasında yer aldığını söyleyen Alptekin, “Bulutlu iklimlerde yaşamak ya da güneş ışığını daha az almak da riski artırır. Risk grubunda olmak mutlaka depresyon yaşanacağı anlamına gelmez; ancak koruyucu önlemlere daha fazla önem verilmesi gerekir” diye konuştu.

Açık hava ve düzenli yaşam koruyucu etki sağlıyor

Mevsimsel depresyonla başa çıkmak için açık havada daha fazla vakit geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Alptekin, “D vitamini düzeyinin korunması, düzenli egzersiz, dengeli beslenme ve sosyal ilişkilerin sürdürülmesi koruyucu etki sağlar. Belirtiler ağırlaşıyor ve günlük işlevselliği bozuyorsa mutlaka profesyonel destek alınmalıdır” dedi.

Kaynak: IHA