Kuraklık ve yağışlardaki azalma nedeniyle su kaynakları her geçen gün azalırken, tarım sektöründe sürdürülebilir üretim için suyun etkin kullanımı kritik hale geldi. Ege Üniversitesi (EÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şerafettin Aşık, tarımda su tasarrufu ve yağmur suyu hasadının önemine dikkat çekerek, yanlış su kullanımının artık sürdürülemez olduğunu vurguladı.

“Tarımda kullanılan su oranı sürdürülebilir değil”

Türkiye’de ve özellikle İzmir’de ciddi bir su sıkıntısı yaşandığını belirten Prof. Dr. Aşık, mevcut su kaynaklarının yüzde 79’unun tarımda kullanıldığına dikkat çekti. Aşık, şu değerlendirmede bulundu:

“Tarımda su kullanımını ne kadar düşürürsek, sanayiye ve evsel kullanıma da o kadar su ayırmış oluruz. Barajlarımızdaki suyu da daha uzun süre tutabiliriz. Su kaynaklarımız tarımda yoğun şekilde kullanılıyor ve bunu azaltmamız gerekiyor.”

“Yer altı suyu stratejik bir kaynaktır”

Yer altı suyunun stratejik bir rezerv olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Aşık, kontrolsüz kullanımın ciddi riskler barındırdığına işaret etti:

“Yer altı suyu, kenara koyduğunuz bir para gibidir; en son harcanır. Ancak bugün maalesef yastık altında ne varsa kullanılıyor. İzinsiz kuyular var. Geçmişte yer altı suyu daha yüzeydeydi, bugün 200-300 metrelerden çekiliyor. Denizle bağlantılı bölgelerde en büyük risk ise tuzlu su girişidir. Tuzlu su karıştığında yer altı suyunu kurtarma şansınız kalmaz.”

“Gökten yağanı tutmamız lazım”

Kuraklıkla mücadelede yağmur suyunun değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Aşık, şu ifadeleri kullandı:

“Yağmur yağdı yağacak diye gökyüzüyle uğraşmaya gerek yok. Gökten yağanı tutmamız lazım.”

Zeytinliklerde yağmur suyu hasadı projesi

Prof. Dr. Aşık’ın yürüttüğü ‘Akıllı Dijital Toprak Nem Sensörleriyle İzlenen Farklı Yağmur Suyu Hasat Yöntemlerinin Sürdürülebilir Zeytin Üretiminde Kullanılabilme Potansiyelinin Değerlendirilmesi’ projesi kapsamında İzmir’de zeytin ağaçları üzerinde hem çatıdan hem de topraktan yağmur suyu hasadı uygulanıyor.

Proje kapsamında, İzmir’in yağışlı dönemi olan ekim–mayıs ayları arasında çatılardan toplanan yağmur suları depolanarak damla sulama sistemiyle ağaçlara veriliyor.

“Topraktaki mevcut nemi tutmak da su hasadıdır”

Su hasadının yalnızca tank ve depolardan ibaret olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Aşık, şu önemli noktaya vurgu yaptı:

“En iyi su hasadı deposu topraktır. Topraktaki mevcut nemi tutmak da su hasadıdır. Sadece tanklarla ya da depolarla su hasadı yapılır gibi yanlış bir algı oluşmasın.”

7 farklı su hasadı tekniği deneniyor

Projede 7 ayrı su hasadı tekniğinin test edildiğini belirten Aşık, şu yöntemleri sıraladı:

Aşık, 2027 yılında tamamlanacak proje raporunun, Türkiye için son derece değerli bilimsel veriler ortaya koyacağını ifade etti.

Sensör destekli akıllı sulama

Projede zeytin ağaçlarının kritik dönemlerinde sensör destekli sulama yapıldığını aktaran Prof. Dr. Aşık, “Topraktaki eksik nemi sensörlerle ölçüyor, depoladığımız suyu damla sulama sistemiyle doğrudan ağaca veriyoruz” dedi.

Üreticilere çağrı: “Bir damla suyu boşa akıtmayın”

Çiftçilere önemli uyarılarda bulunan Prof. Dr. Aşık, sözlerini şu çağrıyla tamamladı:

“Gökten yağan bir damla suyu boşa akıtmayın. Her yağmur suyu hasat edilebilir. Ahır ve ev çatıları bu iş için çok uygundur, maliyetli değildir. Malçlama ile yüzde 30’a varan su tasarrufu sağlanabilir. Damla sulama ve dijital sulama teknolojileri mutlaka kullanılmalı.”

Kaynak: DHA