Toplumda sık görülen fakat çoğu zaman utanma ya da yanlış yorumlama nedeniyle tedavisi ertelenen anal fissür (makat çatlağı), artık ameliyatsız şekilde tedavi edilebiliyor. Medline Adana Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Tuğba Balkaya Tunçel, anal fissürün botoks yöntemiyle kısa sürede iyileştirilebildiğini belirterek, “Botoks sonrası ağrı azalıyor, tuvalete gitme korkusu ortadan kalkıyor” dedi.
“Küçük bir yırtıkla başlayan sorun kronikleşebilir”
Dr. Tunçel, makat çatlağının genellikle kabızlık, sert dışkılama veya doğum sonrası zorlanmalar sonucu anüs bölgesinde oluşan küçük bir yırtıkla başladığını ifade etti:
“Hastalık ilk başta cam kesiği gibi ağrıyla kendini belli eder. Ağrı nedeniyle kişi tuvaletten kaçtıkça kabızlık artar, çatlak derinleşir ve makat kaslarında spazm gelişir. Bu da bölgedeki kan akışını azaltarak iyileşmeyi zorlaştırır.”
Eskiden sfinkterotomi adı verilen cerrahi yöntemlerin sık uygulandığını belirten Tunçel, ameliyat sonrası gaz veya dışkı kaçırma riskleri nedeniyle artık ameliyatsız yöntemlerin öne çıktığını söyledi.
“Botoks kas spazmını ortadan kaldırarak iyileşmeyi hızlandırıyor”
Botoksun, anal bölgedeki kasları geçici olarak gevşeterek çatlağın kendi kendine iyileşmesini sağladığını belirten Tunçel, tedavi süreci hakkında şu bilgileri verdi:
“Makat bölgesine düşük dozlarda yapılan enjeksiyon, kas spazmını ortadan kaldırır. Kan akışı artar ve yara birkaç hafta içinde kapanır. İşlem 5–10 dakika sürer, genellikle lokal anesteziyle yapılır. Hastalar aynı gün evlerine dönebilir.”
Dr. Tunçel, botoks sonrası hastaların genellikle birkaç gün içinde rahatlama hissettiğini vurgulayarak,
“Ağrı azalır, tuvalete gitme korkusu ortadan kalkar. Ortalama 4–8 haftada tam iyileşme sağlanır ve bu süreçte herhangi bir kesi, dikiş veya ameliyat izi olmaz”
dedi.
“Her hasta için kişiye özel tedavi planı oluşturulmalı”
Botoksun genellikle tek seansta etkili olduğunu, ancak bazı hastalarda ikinci uygulama gerekebileceğini belirten Tunçel, kişisel tedavi planlamasının önemine dikkat çekti:
“Bazı hastalarda botoks yeterliyken, ileri vakalarda ek ilaç tedavileri veya yaşam tarzı değişiklikleri gerekebilir. Bol su içmek, lif açısından zengin beslenmek, kabızlıktan kaçınmak ve düzenli tuvalet alışkanlığı kazanmak tedavinin başarısını artırır.”