Türkiye'yi derinden sarsan Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin üzerinden 2 yıl geçti. Depremin ardından büyük vaatler verildi ancak bugün hala bölgedeki büyük yıkımın izleri silinemedi. Depremzedeler, vaadedilen konutları beklerken, hala 21 metrekarelik konteynerlerde yaşam savaşı veriyor. Altyapı eksiklikleri ve kötü yaşam koşulları da bölgedeki en büyük sorunlar arasında yer alıyor.

53 bin 537 can kaybı ve 518 bin yıkılan bina

6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki deprem, Türkiye'nin 11 ilini etkileyerek büyük bir yıkıma yol açtı. Resmi verilere göre, depremde 53 bin 537 kişi hayatını kaybetti, 518 bin bina ise tamamen yıkıldı. Depremin ardından 2 milyon kişi göç etmek zorunda kaldı ve bölgedeki yaşam alanlarında ciddi zorluklar yaşanmaya devam ediyor.

İzmir'de FETÖ operasyonu: 9 polis memuru gözaltında! İzmir'de FETÖ operasyonu: 9 polis memuru gözaltında!

Depremzedeler hâlâ konteynerlerde yaşıyor

Bölgedeki depremzedelere yönelik verilen vaatler arasında en önemlisi, yeni konutların bir an önce inşa edilmesiydi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 yılı başında, "650 bin konut inşa edilecek" şeklinde açıklamalar yapmıştı. Ancak üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen bu vaatler gerçekleşmedi. Bugün, depremzedeler hala 21 metrekarelik konteynerlerde yaşam mücadelesi veriyor. Kış aylarında sular altında kalan konteynerler ve ısınma sorunu gibi temel yaşam alanları hala çözülmüş değil.

Vaat edilen konutların sadece bir kısmı tamamlandı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 yılında yaptığı açıklamalarda, 650 bin yeni konut yapılacağını belirtmişti. Ancak, bu sözlerin gerisinde kalındı ve depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen, vaat edilen konutların yalnızca bir kısmı tamamlandı. Depremzedelere yönelik vaatlerin büyük kısmı yerine getirilmediği gibi, altyapı eksiklikleri, sel suları ve kanalizasyon taşmalarından dolayı halk ciddi sağlık ve yaşam sorunları ile karşı karşıya kalıyor.

Depremler değil, çürük binalar öldürdü

Depremin büyük can kaybına neden olmasının temel sebeplerinden birinin “ihmal” olduğu ortaya çıkmış durumda. Türkiye’nin farklı şehirlerinde yapılan binaların çoğu, gerekli mühendislik standartlarına uygun değildi ve denetimden geçmedi. Çürük yapılar, yıkımların artmasına ve büyük can kayıplarına neden oldu. Müteahhitlerin malzeme hırsızlıkları ve belediyelerin yeterli denetim yapmaması, bu felaketi daha da büyüttü. Yıkılan binaların çoğu, depreme karşı dayanıksız olan yapılar olduğu için “deprem değil, çürük binalar öldürdü” değerlendirmesi yapılmaktadır.

2 yıl boyunca düzelmeyen ekonomik sorunlar

Depremler sadece can kaybına değil, büyük ekonomik kayıplara da yol açtı. Depremin Türkiye ekonomisine maliyetinin 100 milyar doları aşacağı tahmin ediliyor. Bölgedeki ticari faaliyetlerin durması, üretim zincirinin kırılması ve altyapı hasarları, ekonomiyi ciddi şekilde olumsuz etkiledi. Bölgeyi terk eden 2 milyon insan ve aradan geçen 2 yıl boyunca düzelmeyen ekonomik sorunlar, bu krizin daha da derinleşmesine yol açtı.

Yaşanan ihmaller

Depremin ardından yapılan yardımlar, çoğu zaman zamanında ve yeterli şekilde depremzedelere ulaşmadı. İlk günlerde enkaz altındaki insanlara yardımın gelmemesi ve soğuktan hayatını kaybedenler, yetkililerin ihmallerini gözler önüne serdi. Ayrıca, depremzedeler hala temel ihtiyaçlar konusunda sıkıntı yaşıyor. Konteynerlerde kalanlar, sağlık, güvenlik ve ısınma gibi temel sorunlarla mücadele ediyor.

Kaynak: Haber Merkezi