Demirören Holding’in Yönetim Kurulu Üyesi Tayfun Demirören, İstanbul Havalimanı’nda polis ekipleri tarafından gözaltına alındıktan sonra tutuklandı. Uzun yıllardır Türkiye’nin en büyük şirketlerinden birinde yöneticilik yapan Demirören’in gözaltına alınma nedeni ve hakkındaki suçlamalar kamuoyunun dikkatini çekti.
Tayfun Demirören’in gözaltı
İş dünyasında etkili bir isim olan Demirören, özellikle enerji, medya, inşaat ve eğitim sektörlerinde önemli yatırımlara imza attı. Son yıllarda Almanya merkezli Mikare Real Estate şirketi üzerinden yaptığı projelerle de öne çıkıyordu. Ancak bu şirketin finansal işlemleriyle ilgili iddialar, onu hukuki sürecin merkezine taşıdı.
Tayfun Demirören kimdir?
Tayfun Demirören, iş dünyasında uzun yıllardır aktif olarak faaliyet gösteren bir isimdir. 1996 yılında Demirören Holding bünyesinde çalışmaya başlayan Demirören, şirketin farklı sektörlerdeki yatırımlarında yöneticilik yapmıştır.
İngiltere’de eğitim gören ve üç çocuk babası olan iş insanı, 2014 yılında Berlin merkezli Mikare Real Estate şirketini kurarak gayrimenkul ve alternatif madencilik sektörlerine yönelmiştir.
Demirören Holding çatısı altında bulunan şirketler şunlardır;
- Enerji (Total Oil, Milangaz, Likidgaz, Moil),
- Medya (Hürriyet, Milliyet, Vatan gazeteleri),
- Eğitim (Özel Ata Eğitim Kurumları),
- Perakende (Demirören AVM),
- Gayrimenkul (Kemer Golf & Country Club) gibi alanlarda faaliyet göstermektedir.
Tutuklanma nedeni
Demirören’in tutuklanma gerekçesi ile ilgili belirtilenler şunlar: Mikare Real Estate ile bağlantılı ticari anlaşmazlıklar ve finansal usulsüzlükler bulunuyor. Almanya’daki Charlotteburg Bölge Mahkemesi’nin şirket hakkında geçici iflas kararı vermesi ve Pandora Belgeleri’ne yansıyan offshore hesap iddiaları, iş insanının yargı sürecine dahil edilmesine yol açtı.
Özellikle 2018’de Doğan Medya Grubu’nu satın alırken Ziraat Bankası’ndan kullanılan 675 milyon dolarlık kredinin geri ödenmediği iddiaları da uzun süredir kamuoyunda tartışılıyordu.
Bu gelişmelerin ardından, Tayfun Demirören’in avukatları hukuki sürece itiraz edeceklerini açıkladı. İş dünyasında yankı uyandıran bu tutuklamanın, Türkiye’deki büyük şirketlerin yönetim süreçleri açısından nasıl bir etki yaratacağı merakla bekleniyor.
