Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda partisinin ortaya koyacağı adayı baş tacı edeceklerini ve sonuna kadar sahip çıkacaklarını ve partisinin adayının Cumhurbaşkanlığını kazanması için her şeyi yapacaklarını söyledi. Cumhurbaşkanlığı sürecinin erken başlatılmış bir süreç olduğunu da ekledi. Bu sürecin Hem Ekrem İmamoğlu açısından hem de parti açısından çok yıpratıcı olacağını da belirtti. Fakat aday kim olursa olsun, partinin belirleyeceği adaya sahip çıkarak büyük bir keyifle çalışacağını da vurguladı.
Belediye başkanlığı dönemine de vurgu yapan Soyer, belediye başkanlığı döneminde çok büyük bir aşkla çalıştığını, her gün aynı heyecanla, aynı şevkle işinin başında olduğunu, İzmir'e hizmet etmenin gururunu hep hissettiğini, memlekete daha fazla ne yapabilirim, daha fazla nasıl hizmet edebilirim diye düşündüğünü söyledi.
Soyer: İhanete uğradım
Belediye Başkanlığı devir teslim töreninden sonra yaşadıklarını da anlatan Tunç Soyer, hayatta ihanete uğrayan tek insan olmadığını, çok üzüldüğünü ve şaşırdığını, beklemediği insanlardan beklemediği reaksiyonlar gördüğünü ve ihanete uğradığını şu sözlerle ifade etti; "İhanete uğradım. Kimler mi? O kadar çok insan sayabilirim"
Soyer: Devlet babaysa, belediye de anadır
5 yıl boyunca her ay 525 milyon lira borç ödediğini ve belediyeyi borçsuz devralmadığını ve Sgk borçları nedeniyle gelirlerinden her ay 1,5 milyar lira kesinti yapılan İzmir Büyükşehir'in son bir yılındaki duruma da bakmak gerektiğini söyleyen Tunç Soyer, "Devlet babaysa, belediye de anadır" ifadesini kullandı. Belediyelerin, devletin bir parçası olduğunu, devlet babaya borç meselesinin, aile içinde çözülmesi gerektiğini, belediyelerin ticaret değil, kamu hizmeti ürettiğini söyledi.
Soyer: Şehri tanımayan bürokratlarla şehri yönetemezsiniz
Cemil Tugay'la da ilgili açıklamalar yapan Soyer, Cemil Tugay'ın belediyenin kurumsal hafızasını yok etmesini, Cemil Tugay'ın iyi iş üretmesinin önündeki en büyük engel olduğunu ve şehri tanımayan bürokratlarla şehrin yönetilemeyeceğini belirtti. Ayrıca Basmane Çukuru'nun tamamının belediyeye ait bir mülk olduğunu açıklayan Tunç Soyer, bu konuyla ilgili belediyenin açtığı davada kendi döneminde sona yaklaşıldığını, Tmsf yöneticileriyle el sıkışmak üzereyken seçim sürecine girildiğini, Cemil Tugay'ın ise seçildikten sonra, bu sürece devam etmediğini açıkladı. Hilton Oteli ile ilgili de düşüncelerini söyleyen Soyer, Hilton Oteli'nin özel bir hastaneye dönüştürülmesini istemediğini ve otelin turizme hizmet vermesini gerektiğini belirtti.
