Türk şiirinin öncülerinden Tevfik Fikret, 19 Ağustos 1915’te yaşamını yitirdi. Vefatının üzerinden 110 yıl geçerken, şairin hayatı ve eserleri edebiyatseverler tarafından anılıyor.
Hayatı ve eğitimi
Tam adı Mehmet Tevfik Fikret olan şair, 26 Aralık 1867’de İstanbul Aksaray’da dünyaya geldi. Annesi Hatice Refia Hanım, 1879’daki hac dönüşünde kolera salgını nedeniyle vefat edince, Fikret henüz 12 yaşındayken öksüz kaldı. Eğitimine Mahmudiye Rüştiyesi’nde başlayan Fikret, Galatasaray Lisesi’nde (Mekteb-i Sultani) Recaizade Mahmut Ekrem ve Muallim Naci’den ders aldı.
Edebiyat hayatı
Lise birinci sınıfta yazdığı ilk şiiri Tercüman-ı Hakikatte yayımlanan Fikret, 1891’de "Mirsad" dergisinin şiir yarışmasında birincilik kazanarak edebiyat çevrelerinde adını duyurdu. 1892’de Galatasaray Lisesi’ne Türkçe öğretmeni olarak atandı ve 1896’da Servet-i Fünun dergisinin yazı işleri müdürü oldu. Aynı yıl Robert Kolej’de öğretmenliğe başladı.
Siyasi ve toplumsal duruşu
Tevfik Fikret, 1908’de 2. Meşrutiyet’i destekleyenlerden oldu ve Tanin gazetesinin kurucuları arasında yer aldı. Ancak gazetenin İttihat ve Terakki propagandası haline gelmesine karşı çıkarak ayrıldı. 31 Mart Olayları sırasında da görevinden ayrılmış, ancak öğrencilerinin ve Maarif Nazırı’nın ısrarıyla kısa süreliğine geri dönmüştü.
Aşiyan ve son yılları
1906’da inşa ettirdiği Aşiyan evine eşi ve oğlu Haluk’la yerleşen Fikret, şeker hastalığı ve bir kol ameliyatının ardından 48 yaşında 19 Ağustos 1915’te yaşamını yitirdi. Mezarı daha sonra Aşiyan’daki müze evine taşındı.
Öne çıkan eserleri
Fikret’in eserleri arasında şunlar yer alıyor:
"Rübab-ı Şikeste, Tarih-i Kadim, Haluk'un Defteri, Rübab'ın Cevabı, Şermin, Hasta Çocuk, Sis, Millet Şarkısı, Doksan Beşe Doğru, Han-ı Yağma, Balıkçılar, Haluk'un Çocukluğu, Rübab-ı Cevab, Bir İçim Su, Verin Zavallılara, Ferda, Yeşil Yurt, İnanmak İhtiyacı."
Türk şiirine yeni ufuklar aralayan Tevfik Fikret, eserleri ve toplumsal duruşuyla günümüzde de hafızalarda yaşamaya devam ediyor.