İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yolsuzluk ve usulsüzlük soruşturmasında gözaltına alınan isimlerden biri olan Tunç Soyer, Mülkiye Müfettişine verdiği ifadede, konut üretim sürecinin kamu yararını gözeterek gerçekleştirildiğini vurguladı.

Soyer, Örnekköy, Aktepe-Emrez ve Uzundere kentsel dönüşüm alanlarında belediyenin hak sahiplerinden tapuları devralmasının ardından inşaat sürecinin başladığını, ancak piyasa koşulları nedeniyle müteahhitlerden teklif alınamadığını ifade etti.

“Belediye yurttaşlara konut taahhüdünde bulunmuştu. Ancak piyasa koşulları nedeniyle teklifler gelmeyince İZBETON ile protokol yapılması önerisini meclise sunduk. Protokoller meclis kararıyla onaylandı ve İZBETON tarafından inşaatlara başlandı. İnşaatların kontrolleri belediye teknik personeli tarafından yapıldı. Ruhsata aykırılıklar raporlandığında hemen müdahale edildi ve eksikler giderilmeden devam izni verilmedi.”

“İZBETON, Devlet İhale Kanunu’na tabi değil”

Tunç Soyer ifadesinde, İZBETON’un kooperatiflerle yaptığı sözleşmelerin kanuna uygun olduğunu savundu:

“İZBETON’un kooperatiflerle yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmeleri, şirketin ticari faaliyet alanı dahilindedir. Devlet İhale Kanunu’na tabi değildir. Ayrıca, kamu zararına yol açıldığı iddiası gerçeği yansıtmamaktadır.”

Heval Kaya: “Yüzde 54 teklif ettik, yine müteahhit bulamadık”

İZBETON’un eski Genel Müdürü Heval Savaş Kaya da Mülkiye Müfettişine verdiği ifadede, kentsel dönüşüm sürecinde müteahhit bulmakta zorlandıklarını belirtti.

“Yüzde 54 oranla teklif götürmemize rağmen ihalelere kimse girmedi. Piyasa koşulları ve ekonomik belirsizlikler müteahhitleri bu tür büyük projelerden uzaklaştırdı. Belediye meclisi kararıyla proje İZBETON’a devredildi. Ancak biz de yaklaşık bir yıl boyunca müteahhit aradık ama sonuç alamadık.”

“Kooperatif modeli ile finansal akış sağlandı”

Kaya, bu noktada kooperatif modelinin gündeme geldiğini ve Ticaret Odası'ndan bazı isimlerle yaptıkları görüşmeler sonucunda bu yönteme yöneldiklerini söyledi:

“Kooperatif modeli, aidat düzeniyle finansal akışı sağladığı için daha uygulanabilir geldi. Tunç Soyer ve ilgili isimlerle bu fikri paylaştık. İş çok geciktiği için bu yöntemin doğru olduğuna karar verdik. Belediyenin kasasından çıkan tek kuruş yoktur. Aksine belediyeye gelir sağlandı. Teminat da alındı. Kötü niyetli olsam teminat istemezdim.”

“Kamuya yük değil, fayda sağladık”

Heval Kaya, kamu zararı iddialarını reddederek şunları söyledi:

“Bizim İZBETON olarak yaptığımız protokol, belediyenin yaptığı protokolle aynı esaslara dayalıdır. Kooperatiflerin işi kime yaptırdığı bizim sorumluluğumuzda değildir. Biz hiçbir firmayı tavsiye etmedik. Ne şahsi menfaatim var, ne yönlendirmem. Yapılan işler kamunun faydasına olmuştur. Ortada ne kamu zararı vardır ne de suç unsuru.”

İzmir'deki orman yangınlarının yaraları sarılıyor
İzmir'deki orman yangınlarının yaraları sarılıyor
İçeriği Görüntüle

Ne olmuştu?

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü “kooperatif” soruşturmasında, İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZBETON’un bazı kooperatiflerle yaptığı sözleşmeler mercek altına alındı. 157 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Gözaltına alınanlar arasında eski başkan Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İZBETON eski Genel Müdürü Heval Savaş Kaya ve çeşitli bürokratlar yer aldı.

Kaynak: Anka