Ancak kâr amacı gütmeyen küresel politika düşünce kuruluşu Amerikan Bilim İnsanları Federasyonu'nun (FAS) 2024 tarihli raporunda, dünya çapında nükleer bombalara sahip üç ülkenin, olası bir nükleer hesaplaşma için sessizce daha fazla silah stokluyor olabileceği uyarısında bulunuldu.
Rusya ile Çin gibi ülkelerin nükleer silah tesislerinde yeni binalar inşa ettiğinin görülmesi endişeleri artırıyor. Abd hükümeti ise geçen ay gizli yeraltı tesislerinde nükleer deneme programlarını yeniden başlatacağını duyurmuştu. Rusya'nın, Abd'den birkaç yüz savaş başlığı daha fazlasına sahip olduğu biliniyor. Rusya'nın 5 bin 580, ABD'nin ise 5 bin 044 bombaya sahip olduğu bildiriliyor. Geriye kalan 1.500 nükleer bombası Çin, Fransa, Hindistan, İsrail, Kuzey Kore, Pakistan ve İngiltere'de. Abd Başkanı Donald Trump, bununla ilintili olarak geçtiğimiz günlerde Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'i, Amerika'nın barış şartlarını kabul etmeyerek Üçüncü Dünya Savaşı'yla kumar oynadığı konusunda uyarmıştı.
Nükleer silahlar çevreye büyük zararlar verecek
Trump, ilk döneminde Amerika'nın nükleer stokunun tamamının ifşa edilmesi politikasını 2019'da sona erdirmişti. Bu politika, 2010'da Obama'nın başkanlığından bu yana yürürlükteydi. Biden Yönetimi ise 2021'de ülkenin nükleer şeffaflık politikasını geri getireceğini söylese de Biden, Beyaz Sarayı'ın üç yıl üst üste ABD stok verilerinin gizliliğini kaldırmadı. Amerika'nın bir diğer müttefiki olan İngiltere de ordusunun nükleer silah stokuyla ilgili güncelleme yapmayı bıraktı. Araştırmacılar, İngiltere'nin savaş başlığı stoklarının 225'e ulaştığını söylüyor. 100'den fazla nükleer silah kullanan herhangi bir ülkenin, hiçbir ülke misilleme yapmasa bile, çevreye büyük zarar vereceğini öldüreceğini öngörüyorlar.
Çevre felaketleri konusunda araştırmalarıyla tanına Profesör Joshua Pearce şöyle diyor: "Eğer bir düşmana karşı 1.000 nükleer savaş başlığı kullanırsak ve kimse misilleme yapmazsa, kendi silahlarımızın artçı etkileri nedeniyle 11 Eylül'de ölen Amerikalıların yaklaşık 50 katı kadar Amerikalının öldüğünü göreceğiz."
Daha 40 yıl önce araştırmacılar dünya çapında yaklaşık 70 bin 300 nükleer savaş başlığı olduğunu belirtmişlerdi. Ancak 1990'larda Abd ile Rusya arasındaki Soğuk Savaş'ın sona ermesi ve çeşitli silah kontrol anlaşmalarının imzalanmasıyla bu sayılar hızla düşmüştü.