Medical Point Gaziantep Hastanesi Romatoloji Kliniği’nden Doç. Dr. Nuh Ataş, toplumda sık görülen psöriatik artritin (sedef romatizması) çoğu zaman sedef hastalığı ile birlikte ortaya çıktığını, ancak belirtilerin sıklıkla gözden kaçtığını söyledi. Ataş, sabah tutukluğu, topuk ağrısı, el ve ayaklarda şişlik gibi yakınmaların basit yorgunluk sanılmaması gerektiğini vurguladı.
“Cilt bulgularıyla sınırlı değil; eklemler ve organlar da etkileniyor”
Psöriatik artritin kronik ve ilerleyici bir romatizmal hastalık olduğuna dikkat çeken Ataş, “Hastalığın yalnızca ciltteki sedef plaklarıyla sınırlı olduğunu düşünen çok kişi var. Oysa psöriatik artrit eklemlere zarar verebilir, tendon bölgelerinde ağrıya yol açabilir ve iç organları dahi etkileyebilir” dedi.
Ataş, özellikle sedef hastalığı olan bireylerde eklem ağrılarının önemsenmesi gerektiğini belirterek “Hastalar genellikle ağrıyı strese, iş yüküne ya da günlük zorlanmalara bağlıyor. Ancak sabah tutukluğu ve şişlik, altta yatan psöriatik artritin erken sinyalleri olabilir” ifadelerini kullandı.
“Biyolojik tedavilerle hastalığın ilerlemesini durdurabiliyoruz”
Tedavide modern ilaç seçeneklerinin başarılı sonuçlar verdiğini belirten Ataş, “Biyolojik ajanlar, uygun hastalarda oldukça etkili. Düzenli takip ve doğru tedaviyle eklem hasarının ilerlemesini durdurmak mümkün” dedi.
İltihap baskılayıcı ilaçlar, biyolojik ajanlar, yaşam tarzı düzenlemeleri ve fizyoterapinin tedavinin temel parçaları olduğunu kaydeden Ataş, psöriatik artritin yaşam boyu kontrol gerektiren bir hastalık olduğunun altını çizdi.
Medical Point’te multidisipliner tedavi modeli
Medical Point Gaziantep Hastanesi’nde psöriatik artritli hastaların dermatoloji, romatoloji ve fizyoterapi birimlerinin birlikte çalıştığı multidisipliner bir yaklaşımla değerlendirildiğini söyleyen Ataş,
“Sedef ve eklem bulgularını birlikte analiz ediyoruz. Bu yöntem hem tanıyı hızlandırıyor hem de daha etkili ve hedefe yönelik tedavi planları oluşturmamızı sağlıyor” diye konuştu.
