Yılsonu yaklaştıkça, 2025 yılı için asgari ücrette yapılacak artış oranı gündeme geldi. Bu tartışmalar yalnızca asgari ücretle sınırlı kalmayıp tüm maaş zamlarını etkiliyor. Ekonomist Mahfi Eğilmez, mevcut ekonomik koşulları göz önünde bulundurarak asgari ücretin en az yüzde 50 oranında artırılmasını savunuyor.

Zam ve talep artışı tartışmaları

Bazı uzmanlar, geçmiş enflasyon oranında yapılacak bir zammın talep artışına neden olarak enflasyonu tetikleyebileceğini öne sürüyor. IMF, Dünya Bankası, yabancı bankalar ve bazı iş insanları, 2025 yılı enflasyon beklentisi kadar bir zam yapılmasının enflasyonla mücadele açısından doğru olacağı görüşünde. Bu kesime göre, ücret artışları geçmiş enflasyon oranında yapılırsa tüketim talebi artacak ve bu talep artışı fiyatları yükseltebilir.

Asgari ücretin satın alma gücünün korunması görüşü

Eğilmez ve bazı ekonomistler ise, 2024 yılı ortalama enflasyonunun yüzde 50 seviyelerinde olduğu tahmin edildiğinden, asgari ücretin en az bu oranda artırılması gerektiğini savunuyor. Eğilmez, aksi durumda asgari ücretin 2024 yılı başındaki alım gücünün altına düşeceğini belirtiyor. Mevcut asgari ücretin yüzde 25 zam alması durumunda, çalışanların satın alma gücünde ciddi bir kayıp yaşanabileceğine dikkat çekiyor.

Açlık sınırı ve yaşam maliyeti arasında asgari ücret

Eğilmez, TÜRK-İŞ verilerine atıfta bulunarak, asgari ücretin 2024 yılı içerisinde açlık sınırının altına düştüğünü hatırlatıyor. Ağustos 2024’te asgari ücret, açlık sınırının altında ve bir kişinin yaşam maliyetinin oldukça altında kaldı. Yıl sonuna kadar bu durumun daha da kötüleşeceği öngörülüyor. Eğilmez, bu nedenle yüzde 50'nin altında bir zammın enflasyon karşısında yetersiz kalacağını ifade ediyor.

Enflasyonu düşürmek için yapısal reformların gerekliliği

Enflasyonu yalnızca ücret artışlarını kısıtlayarak ya da kiraları dondurarak kontrol altına almanın yeterli olmadığını savunan Eğilmez, yapısal reformların gerekliliğine vurgu yapıyor. Kamu harcamalarındaki israfın azaltılması, kayıt dışı ekonomiyle mücadele edilmesi ve üretimin teşvik edilmesi gibi adımlar olmadan enflasyonla mücadelenin başarılı olamayacağını belirtiyor. Eğilmez’e göre, geçici tedbirlerin yerine uzun vadeli yapısal değişimlerle enflasyonun kontrol altına alınması gerekiyor.

Kaynak: Haber Merkezi