Sultan Abdülmecid döneminde, 1839-1861 yılları arasında, körfezde ilk vapur seferleri düzenlenmeye başlandı. İzmir Hamidiye Vapur Şirketi, 1881’de kurularak körfezdeki taşımacılığın temelini attı. İlk vapurlar, Karşıyaka, Karataş ve Göztepe gibi noktalara seferler yaparken, Menemen, Urla ve Foça gibi dış hatlara da ulaşım sağladı. 1880’li yıllarda, Rum asıllı İngiliz uyruklu D. Baltazzi, körfezde 25 yıllık vapur işletme imtiyazı için başvuruda bulundu. Aynı dönemde, Joly Carmoly kumpanyası da kârının bir kısmını eğitime bağışlama vaadiyle imtiyaz yarışına katıldı. 1882’de, Osmanlı bayrağı taşımayan vapurların körfezde çalışması yasaklandı, böylece yerel işletmeler güçlendirildi.
Vapur filoları yıllar içerisinde sürekli olarak yenilendi
Bornova ve Apsis gibi ilk vapurlar, körfezin iki yakasını birleştirerek yolcu ve yük taşımacılığına öncülük etti. 1910’da İngiltere’de inşa edilen ve eski adı Musavat olan Dokuz Eylül vapuru, 500 yolcu kapasitesiyle dikkat çekti. Bu vapur, 280 beygir gücündeki buhar makinesiyle 9 mil hız yapabiliyordu. 1950’li yıllarda artan yolcu talebi, daha büyük ve modern vapurların devreye alınmasını zorunlu kıldı. Hasköy Vapuru, 1999 depremi anısına Yalova adını alarak İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmete devam etti. İzmir Körfezi’nde vapurculuk, kentin sosyal ve ekonomik hayatında önemli bir rol oynadı. Modernleşme çalışmaları kapsamında, 1980’lerden itibaren filolar yenilenerek kömürle çalışan eski vapurlar emekliye ayrıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2000’li yıllarda yeni nesil vapurlarla hizmet kalitesini artırdı. Tarihi Bergama Vapuru, 2014’ten itibaren rehber eşliğinde körfez turlarıyla kentin tarihini tanıtmaya başladı. Bugün, İzmir’in şehir hatları vapurları, Karşıyaka, Konak ve Alsancak gibi merkezi noktaları bağlayarak kent sakinlerinin günlük hayatını kolaylaştırıyor. Şehir hatları, sadece bir ulaşım aracı değil, aynı zamanda İzmir’in kültürel mirasının bir parçası olarak görülüyor. Vapurların sunduğu manzaralı yolculuklar, İzmirlilerin ve ziyaretçilerin belleğinde unutulmaz izler bırakıyor. İzmir’in vapurları, körfezin mavi sularında geçmişle geleceği birleştiren bir köprü olmaya devam ediyor.




