İzmir Kız Lisesi’nin Almanca öğretmenleri ve öğrencileri, Avrupa’daki mimari ve sanatsal yapılardan ilham alarak rölyef sanatını öğrenmeye başladı. Öğrenciler, öğretmenleriyle birlikte düzenledikleri atölyede, bu sanat dalını uygulamalı olarak keşfediyor.

“Onları bir dünya vatandaşı yapmak istiyoruz”

Almanca öğretmeni Alev Öztürk, öğrencilerin dil eğitiminin yanında kültürel bilgiler edinmesinin de önemine dikkat çekerek şöyle konuştu:

“Artık dünya çok küçük. Çocuklarımızın gezip görme imkânı daha fazla. Ama gördükleri hakkında yorum yapabilmeleri bizim için çok değerli. O ülkenin sanatını, tarihini, yaşam şeklini de öğrenmelerini istiyoruz. Onları bir dünya vatandaşı yapmak hedefimiz.”

Almanca Öğrencileri Rölyeff

Katedrallerden Pi sayısına uzanan atölye

Öztürk, 11. sınıf Almanca derslerinde Almanya’nın katedralleri gibi ünlü mimari eserleri incelediklerini ve bu bilgileri kalıcı kılmak için rölyef atölyesi düzenlediklerini belirtti:

“Sanata, farklı kültürlere, gezmeye ilgisi olan, mimarlık okumak isteyen öğrencilerimiz vardı. Hepsine hitap eden bir çalışma oldu. Katılımı 20 kişiyle sınırlı tuttuk ama öğretmenlerimiz de ilgi gösterdi. Matematik öğretmenimiz Pi sayısını çalışmak istedi. Çalışmamız farklı yerlere evrildi. Öğrencilerimiz daha farklı eserler üretmek istiyor.”

“Bir sergi açabiliriz”

Almanca öğretmeni Anber Uzun Demet ise Şubat ayından bu yana atölye eğitimlerinin online ve yüz yüze sürdüğünü belirterek şu bilgileri paylaştı:

“Farklı sınıflardan öğrencileri seçtik. Örneğin İzmir Saat Kulesi’nin saatini Almanya İmparatoru hediye etmiş, bunu ve Basmane Garı’ndaki mimari detayları işlemek istiyoruz. Okulumuzda veya farklı bir mekânda sergi açabiliriz. Avrupa’ya da bu sanatı tanıtma hedefimiz var.”

“Meşakkatli ama keyifli bir sanat”

Atölye eğitimini veren kağıt oyma sanatçısı Aydan Kabaağaçlı (62), kağıt rölyefin en az 10-12 poster ve 260 gramlık kağıt kullanılarak hazırlandığını anlattı:

“Bu sanat kolayca ortaya çıkmıyor, el emeği ve sabır istiyor. Özel bıçaklar ve ütü uygulaması ile kağıtlar kat kat işleniyor, boyutlandırılıyor ve detaylandırılıyor. Renkli ve sıcak görünümlü eserler çıkıyor. Gençlerle çalışmak bana büyük keyif verdi.”

Kabaağaçlı, Türk-Alman sanat eserlerini uluslararası platformda sergilemeyi hedeflediklerini ve bu sanatın tam olarak öğrenilmesinin en az 3 yıl sürebileceğini de belirtti.

“Yaz tatilinde de devam edeceğim”

Katılımcı öğrenciler de çalışmalarını ve heyecanlarını şu sözlerle anlattı:

  1. sınıf öğrencisi Destina Işık (16):

“Bu sanatla uğraşmak çok keyifli. Almanya ile ilgili bir resim üzerinde çalışıyorum. Eğitim çok verimli geçti.”

Sığacık’ta dayanışma mesajı: “Bu kasabada hayat sürüyor”
Sığacık’ta dayanışma mesajı: “Bu kasabada hayat sürüyor”
İçeriği Görüntüle
  1. sınıf öğrencisi Tuana Ünalan (16):

“El işine yatkınım ama rölyef hakkında bilgim yoktu. Eğitime katıldım, yaz tatilinde hobi olarak devam edeceğim. İlk kelebek figürü çalıştım, sırada İzmir ve Almanya’daki önemli yerler var.”

Kaynak: DHA