İngiltere ve Fransa, Ukrayna'daki savaşın durdurulması için yeni bir diplomatik girişim başlatıyor.
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Ukrayna ile birlikte bir ateşkes planı hazırlanacağını ve bunun daha sonra ABD Başkanı Donald Trump’a sunulacağını açıkladı. Starmer, planın kalıcı barış garantileri içermesi gerektiğini vurgularken, Avrupa ve Kanada’dan liderlerle pazar günü Londra’da bir araya gelecek.
Oval Ofis’teki tartışmanın ardından diplomatik hamle
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile birlikte Ukrayna için ateşkes sağlanmasına yönelik bir plan üzerinde çalışacaklarını duyurdu. Plan, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy ve ABD Başkanı Donald Trump arasında Oval Ofis’te yaşanan sert tartışmanın ardından geldi.
Pazar günü BBC’ye açıklama yapan Starmer, diplomatik girişime başka ülkelerin de katılabileceğini belirterek, “Bu savaşın devam etmesini kimse istemiyor, en başta da Ukraynalılar” dedi. Ancak, olası bir ateşkesin Putin'in yeniden saldırıya geçmesine yol açmaması gerektiğini vurguladı.
Kalıcı barış için üç temel unsur
İngiltere Başbakanı, Ukrayna için planlanan ateşkes anlaşmasının üç temel unsur içermesi gerektiğini söyledi:
- Ukrayna’nın kendini savunacak kadar güçlü olması
- Avrupa’nın güvenlik garantileri sunması
- ABD’nin caydırıcı bir güvenlik desteği sağlaması
Starmer, “Bu sürecin ABD’nin bir güvenlik garantisini içermesi gerektiğini her zaman net bir şekilde ifade ettim” dedi. ABD’nin askeri olarak doğrudan müdahil olmasını beklemeyen Avrupa ülkeleri, en azından hava desteği gibi caydırıcı tedbirler alınmasını istiyor.
Avrupa, Ukrayna konusunda ABD ile köprü kuruyor
Pazar günü Londra’da yapılacak Avrupa ve Kanada liderleri zirvesinin ana gündem maddelerinden biri de Ukrayna’nın güvenliği ve Avrupa’nın rolü olacak. Starmer, Avrupa ile ABD arasında diplomatik bir köprü görevi üstlenmeye hazır olduğunu belirtti.
İngiltere Başbakanı, Trump’ın Ukrayna politikasına mesafeli yaklaşmasına rağmen, ABD-İngiltere ilişkilerinin dünyadaki en güçlü ittifaklardan biri olmaya devam ettiğini vurguladı. İngiltere ve Fransa’nın geliştirdiği planın Trump’ın onayını alıp almayacağı ise belirsizliğini koruyor.