1 Aralık Dünya AIDS Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Hanife Hilal Andan, HIV’e ilişkin toplumda yaygın şekilde bilinen yanlış inanışları düzeltti. HIV enfeksiyonunun, virüsü taşıyan bir kişinin bağışıklık sistemini etkileyen bir durum olduğunu belirten Dr. Andan, hastalığın ilerlemesiyle ortaya çıkan klinik tablonun AIDS olarak adlandırıldığını söyledi. Andan, erken tanının ve düzenli tedavinin, HIV ile yaşayan kişilere normal yaşam süresi sunduğunu vurguladı.
Hiv yalnızca belirli yollarla bulaşıyor
Dr. Andan, HIV’in bulaş yollarına ilişkin kritik bilgileri paylaştı. Korunmasız cinsel temasın en sık bulaş şekli olduğuna dikkat çeken Andan, ortak enjektör kullanımının da ciddi risk oluşturduğunu ifade etti. Ayrıca gebelik, doğum ve emzirme dönemlerinde anneden bebeğe geçişin mümkün olduğunu belirtti.
Toplumda en sık yapılan hatanın “gündelik temasla bulaşma” düşüncesi olduğunu söyleyen Andan, “Aynı çatal-kaşık kullanmak, tokalaşmak, sarılmak, aynı tuvaleti kullanmak, ortak havluya dokunmak veya yüzme havuzuna girmek HIV bulaştırmaz. HIV gündelik temasla geçen bir virüs değildir” dedi.
Korunmak mümkün: Doğru bilgi hayat kurtarıyor
HIV’den korunmanın tamamen mümkün olduğunu vurgulayan Dr. Andan, özellikle düzenli kondom kullanımının bulaş riskini büyük ölçüde azalttığını kaydetti. Dövme, piercing, manikür ve pedikür işlemlerinin steril ortamda yapılması gerektiğini hatırlatan Andan, riskli temas şüphesi bulunan kişilerin vakit kaybetmeden test yaptırmasının toplum sağlığı açısından kritik olduğunu ifade etti.
“Erken tanı alan ve düzenli tedavi gören bireylerin kanındaki virüs seviyesi tespit edilemeyecek düzeye düşebiliyor. Bu kişiler, cinsel partnerlerine HIV bulaştırmaz hale geliyor” diyen Andan, HIV’in günümüzde diyabet veya hipertansiyon gibi kronik bir hastalık olarak ele alındığını söyledi.
Toplumsal ön yargı tedavinin önünde engel
HIV ile yaşayan bireylerin en büyük zorluğunun hastalığın kendisi değil, toplumdaki damgalama olduğunu söyleyen Dr. Andan, “Ön yargılar, kişilerin test yaptırmasını ve sağlık hizmetine başvurmasını engelliyor. Oysa HIV, yalnızca tıbbi bir durumdur. Herkes saygı ve destek görmeyi hak eder” ifadelerini kullandı.