İzmir’de sadece organik sertifikalı ürünlerin yer aldığı Ekopazar İzmir, 15 yıldır hem çiftçinin elinden tutuyor hem de İzmirlileri sağlıklı gıda ile buluşturuyor. Her hafta Balçova ve Bostanlı’da kurulan pazar, kent tarımı açısından örnek bir model sunarken, üreticilerin hikâyeleri de Türkiye tarımı adına umut veriyor.
Ekopazar İzmir, sağlıklı üretimin güvenli adresi
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği (ETO) iş birliğiyle 2010 yılında hayata geçirdiği “Organik Tarımda Sürdürülebilir Bir Örnek Yarımada’da Organik Tarım Projesi” sayesinde, kimyasal kullanımını bırakan üreticiler tamamen organik üretime geçti. Her hafta salı günü Balçova’da, cuma günü ise Bostanlı’da kurulan Ekopazar’da sadece organik sertifikalı sebze ve meyveler satışa sunuluyor.
Organik üretimi benimseyen çiftçilerin ürünleri, tarladan pazara ulaşmadan önce birçok denetimden geçiyor. Pestisit analizleri yapılan ürünler, bez ya da kâğıt ambalajlarda tüketiciye sunuluyor. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği pazarda ürünler sabah saatlerinde tükenmeye başlıyor.
Bülent Üngür: “Ekopazar, doğru üreticinin emeğine saygıdır”
İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Bülent Üngür, tarımda sürdürülebilirliği sağlamak, yerel üreticiyi desteklemek ve halkı sağlıklı gıdaya ulaştırmak adına yürütülen çalışmaların en somut örneğinin Ekopazar İzmir olduğunu belirtti.
“Ekopazar İzmir’de sadece organik sertifikalı ürünler satılıyor. Bu ürünler belediyemiz, Tarım ve Orman Bakanlığı ile ETO tarafından sürekli denetleniyor. Pestisit analizleri yapılıyor. Ekopazar, sadece bir satış alanı değil; doğru üretim yapan çiftçilerimizin emeğine saygı duruşudur” diyen Üngür, Başkan Dr. Cemil Tugay önderliğinde bu sürecin daha da gelişeceğini vurguladı.
“Bu iş gönül işi” diyen çiftçiler üretmeye devam ediyor
Projeye 15 yıl önce dahil olan üretici Olcay Buyruk, organik tarıma geçme kararının ardında sağlık kaygılarının yattığını ifade etti. “Çağımızda sağlığı tehdit eden tarım uygulamalarına karşı organik üretimi seçtik. Müşterilerimizle aile gibi olduk. İstanbul’a da İzmir’e de ürün gönderiyoruz. Ata tohumuyla üretim yapıyoruz ve verimimiz oldukça yüksek” dedi.
Aysun Akçil: “Organik üretime geçince sağlık durumum düzeldi”
Projeye sağlık sorunları sonrası dahil olan Aysun Akçil ise organik tarımı bir yaşam biçimi olarak benimsediğini anlattı. “Üç kez ameliyat oldum. Üretime başladıktan sonra kontrollerim seyrekleşti. Bu bir şeylerin değiştiğini gösteriyor. Ürünlerimiz zehirsiz. Elimizi uzatıp gönül rahatlığıyla tüketebiliyoruz” diyerek sağlıklı üretimin önemine dikkat çekti.
Ahmet Andaç: “Temiz yiyecek için bu yola girdim”
Sekiz yıldır organik üretim yapan Ahmet Andaç ise kimyasal içermeyen sağlıklı gıdalar üretme hedefiyle bu işe başladığını söyledi. “İzmir Büyükşehir Belediyesi bize kasa, kompost makinesi sağladı. Eğitimler verdi. Denetim sürekli devam ediyor. Müşterilerimizle birebir iletişim halindeyiz. Sabah ürünlerimiz hemen tükenmeye başlıyor” sözleriyle desteğin önemini vurguladı.
Andaç, Başkan Cemil Tugay’ın ilgisini de memnuniyetle karşıladıklarını belirterek “Yeter ki elimizden tutsunlar, üretmeye hazırız” dedi.
