İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İZSU Genel Müdürlüğü'nün Konak, Karabağlar ve Bayraklı ilçelerinde birleşik sistemle çalışan hatların hayata geçirilmesi amacıyla yağmur suyu ayrıştırma projesinin temel atma töreni sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Başkan Tugay, İzmir'in kent bileşenlerindeki önemli konularda açıklamalarda yer aldı.

"Belediyelere özel kişisel muamele yapılmamalı"
Yerel yönetimlerin hesaplarına konulan blokelerle ilgili soruyu yanıtlayan Tugay, ilçe belediyelerine konan blokelerin kaldırıldığını belirtti. Başkan, Türkiye genelinde neredeyse hiçbir belediyenin borçsuz olmadığını ifade ederek şunları söyledi:
"Belediyeler kamu kurallarıdır, halka hizmet ederler. Bu nedenle belediyelere özel şirket muamelesi yapılması gerekiyor. Belediye patronlarının kazancı için çalışan kurumlar gibi göstermek büyük bir hata. Devlet Su İşleri, Karayolları veya Çevre Şehircilik Bakanlığı belediyeler de devletdir."
"İyi tutuşmi mağara"
Başkan Tugay, merkezi idare tarafından kredilerle onaylanmayan Dünya Bankası kaynaklı bir kredinin onaylandığını belirtti. Bu kredi, afet durumlarında ve kentlerin dirençlerinin arttırılması için kullanılmak üzere projelere tahsis ediliyor. Tugay, diğer krediler için onay beklediklerini ve verilmemesi durumunda kendi kaynaklarıyla projelerini gerçekleştireceklerini söyledi:
"Altyapı çalışmaları ve ulaşım projeleri İzmir için olmazsa olmazdır. Bu kaynakların İzmir'de yer alması için kullanmak için iyi niyetimi koruyorum."
Buca Cezaevi alanında plan değişikliği
Başkan Tugay, Buca Cezaevi arazisinin planlama sistemi hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Alanın merkezinin bir durumunun bulunduğunu ve uzun süredir bakımsız durumda olduğunu ifade eden Tugay, alanın tamamının yeşil alan olmasını istediğini ancak İller Bankası'nın mülkiyetindeki bu alanın tamamen yeşil alan olarak belirlenmesi durumunda kamulaştırmasız el atma durumuyla belediyeye büyük bir mali yük olduğunu söyledi.
"Bugün hesaplara göre 18 milyar liralık bir bedel. Böyle bir para kullanmak yerine başka bir alternatif çözüm üretebilir diye düşünerek bu süreci ilerlettim. Bunu sözlü olarak görüştük, karşılıklı yazışmalar oldu. Neticede bir uzlaşmaya varıldı. Bu bir süreçti ve bu süreci tamamen siyasetin dışında yürütüldü. Alanın ayrılan yeşil alan, bir bölümü da okul alanı gibi sosyal donatı alanı olarak ayırıpye bölümü İller Bankası'nın kullanacağı şekilde planlandı."
Uzlaşma, meclise önerge sunulur
Yürütülen görüşmeler sonucunda İller Bankası ile uzlaşmaya varıldığını gösteren Tugay, alanın yaklaşık bölümünün yeşil alan olarak korunacağını, bir bölümünün okul ve sosyal donatı alanı olarak değerlendirileceğini, caddeye ait kısımları ise İller Bankası'nın istediği şekilde yapılaşma alanı olarak bırakılacağını belirtti. Tugay, plan değişikliğinin tamamen siyasi müdahaleden uzak bir süreçte yürütüldüğünü vurgulayarak, "Tamamının yeşil alanlaştırılmasını isterim ancak bütçeye uygun yük çok büyük. Bu plan değişikliği hem İzmir'in oluşturduğu hem de belediyenin statüsüne olacak" dedi.




