Kanada ile ABD arasında yer alan ve Ontario Gölü'nün kuzeydoğusundan başlayıp Saint Lawrence Nehri boyunca uzanan Bin Adalar, eşsiz doğal güzellikleriyle dikkat çekiyor. Tam 1.864 adadan oluşan bu bölge, sadece doğasıyla değil, aynı zamanda tarihi zenginlikleriyle de ünlü. Adalar arasında, sınırların kesiştiği noktalar öylesine ilginç ki, bazı adalar bir köprüyle bağlı ve bu köprünün bir tarafı Kanada, diğer tarafı ise ABD’ye ait.
Gölün kuzey kıyıları Kanada’ya, güney kıyıları ise ABD’ye aittir. Saint Lawrence Nehri'nin parçası olan bu göl, stratejik bir su yolu olarak tarihsel önem taşır.
1000 Adalar’da zengin tarih
Bin Adalar’ın büyüklüğü 100 km²’ye kadar çıkabiliyor ve adalar, çeşitli kriterlere göre sayılıyor. Adaların yıl boyu su seviyesinin üzerinde kalması, 0.093 m²’den büyük olması ve üzerinde en az bir canlı ağacın bulunması gerekiyor. Bin Adalar, yazlık evler ve malikanelerle zenginliğini gözler önüne seriyor. Bu bölgede yapılacak bir tekne turu ise eşsiz manzaralar sunuyor, özellikle sonbaharda yaprakların renk değişimi göz alıcı.
Boldt Kalesi: Bölgenin tarihi hazinesi
Bölgedeki en ünlü yapılarından biri olan Boldt Kalesi, 1900’lerin başında otel sahibi George Boldt tarafından, sevdiği kadına hediye edilmek üzere inşa edilmeye başlanmış. Ancak inşaatı yarıda kalan kale, bugün turistlerin ilgisini çeken bir mekan olarak kullanılmakta. Tekne turlarının yanında, burada düğün törenleri de düzenleniyor.
Bin Adalar’da yıl boyu keşfe çıkabilirsiniz
Bin Adalar, sadece yaz aylarında değil, yıl boyunca keşfe açıktır. Bölgenin doğal zenginlikleri, her mevsimde farklı bir güzellik sunar. Özellikle sonbaharda yaprakların renk değiştirmesi, bölgenin eşsiz manzarasını daha da büyüleyici kılar. Bunun yanı sıra, bölgeye ulaşmak için tekne kullanmak zorunludur ve adalar arasında bu şekilde seyahat etmek, hem turistler hem de bölge sakinleri için tek ulaşım yoludur.
Biyolojik çeşitlilik
Bin Adalar bölgesi, sadece doğasıyla değil, tarihsel ve biyolojik çeşitliliğiyle de dikkat çeker. Hem yerli halklar hem de Avrupa'dan gelen göçmenler için önemli bir bölge olmuştur. Bugün bu adalarda, kuş gözlemciliği, balıkçılık ve doğa yürüyüşleri gibi etkinliklerle bölgenin zengin biyoçeşitliliği keşfedilebilir. Aynı zamanda, birçok adada tarihi kaleler ve köprüler bulunmaktadır; Boldt Kalesi ve Singer Castle, bu bölgedeki en ünlü yapılar arasındadır.
Bin Adalar’a nasıl gidilir?
Bölgeye gitmek oldukça kolay. Toronto'dan arabayla yaklaşık 3,5 saat süren bir yolculukla Bin Adalar'a ulaşılabiliyor. Burada geçireceğiniz zaman, hem doğa severler hem de tarih meraklıları için unutulmaz olacaktır. Bin Adalar’a ulaşım, bölgenin coğrafi yapısı nedeniyle oldukça ilginç ve turistler için özel bir deneyim sunuyor. İşte bölgeye ulaşım hakkında bilmeniz gerekenler:
- Karayolu ile ulaşım: Bin Adalar’a karayolu ile ulaşım genellikle Kanada tarafındaki Gananoque kasabasından sağlanır. Toronto’dan arabayla yaklaşık 3,5 saat süren bir yolculukla bu kasabaya ulaşabilirsiniz. Bu yolculuk sırasında, Kanada'nın güzel manzaralarından geçerek Bin Adalar'a gitmek oldukça keyifli bir deneyim olacaktır.
- Tekne turları: Bin Adalar’a ulaşmanın ve bölgeyi keşfetmenin en popüler yolu tekne turlarıdır. Hem Kanada hem de ABD tarafında, çeşitli turlar düzenlenmektedir. Tekneyle yapılan turlar sırasında, adalar arasındaki geçişleri görebilir ve sınırların tam olarak nasıl bir noktada geçtiğini gözlemleyebilirsiniz.
- Uçakla ulaşım: Eğer çok daha hızlı bir ulaşım arıyorsanız, bölgeye en yakın büyük havaalanı Toronto Pearson Uluslararası Havaalanı’dır. Toronto’dan karayolu ile devam edebilirsiniz. Ayrıca, ABD tarafına seyahat edenler için New York City’den de uçuşlar mevcuttur, fakat bölgeye ulaşmak için karayoluyla geçmek gerekebilir.
- Sınır geçişi: Bin Adalar’daki adaların bir kısmı Kanada’ya, bir kısmı ise ABD’ye aittir. Ancak, burada ilginç bir durum söz konusu: Bu adalar arasında herhangi bir sınır kapısı veya güvenlik kontrolü bulunmamaktadır. Ziyaretçiler, adalar arasında dolaşırken sınır geçişi yapmış oluyorlar, ama bunun farkına varmak genellikle tekne turu sırasında olur!
Bu bölgeye ulaşmak oldukça kolay olsa da, en çok tercih edilen yöntem tekne turları olduğu için, seyahat etmeyi planlayanların bu rota üzerinde bir tekne turuna katılması, bölgeyi daha iyi keşfetmelerini sağlar.
