Basmane semtinde yer alan ve yıllardır hukuki anlaşmazlıklar, imar sorunları ve mülkiyet davaları nedeniyle atıl durumda kalan eski otogar arazisi, İzmir’in en büyük “çözülemeyen dosyalarından biri” olarak biliniyordu. Neredeyse üç on yıldır süren bu belirsizlik, Başkan Cemil Tugay’ın göreve gelmesiyle öncelikli gündem maddesi haline geldi. Tugay, TMSF yetkilileriyle yürüttüğü yoğun diplomasi trafiğinin ardından kamu yararını gözeten bir model üzerinde uzlaştıklarını açıkladı. Bu gelişme, İzmir kamuoyunda uzun yıllardır beklenen bir müjde olarak değerlendirildi.
Belediyenin yüzde 30 hissesi kültür merkezi olacak
Anlaşmaya göre İzmir Büyükşehir Belediyesi, arazideki yüzde 30’luk hissesini tamamen kentliye hizmet edecek bir kültür merkezi projesi için kullanacak.
Planlanan merkezde şunlar yer alacak:
-
Tiyatro ve çok amaçlı sahneler
-
Konser salonları
-
Sergi ve kültürel etkinlik alanları
Bölgede daha önce gündeme gelen belediye hizmet binası fikrinden vazgeçilerek, doğrudan halkın kullanımına açık, kültür odaklı bir proje tercih edildi. Başkan Tugay, bu kararın “Basmane’nin yaşayan, nefes alan bir kamusal alana dönüşmesi açısından önemli” olduğunu vurguladı.
TMSF’nin payında karma yaşam ve iş merkezi projesi
Arazinin yüzde 70’lik kısmının sahibi olan TMSF, bu bölümde karma bir proje hayata geçirecek. Tugay, TMSF’nin AVM yapma niyeti olmadığını da özellikle belirtti.
TMSF’nin planladığı yapılarda:
-
İş merkezi blokları
-
Konut birimleri
-
Sosyal donatı alanları
yer alacak. Yıllardır mağduriyet yaşayan yaklaşık 200 hak sahibinin sorununun çözümü de proje ile birlikte netleşmiş olacak.
Protokol imzalanıyor: İnşaat süreci başlıyor
Taraflar arasındaki sözlü mutabakatın ardından protokol hazırlıkları hızlandı. Metnin son incelemelerinin yapılmasıyla birlikte imzalar atılacak. Protokolün resmileşmesiyle yer teslimi tamamlanacak ve inşaat süreci başlayacak. Başkan Tugay, mevcut koşullar altında bu modelin “en adil ve uygulanabilir çözüm” olduğunu belirtirken, farklı senaryoların yeni hukuki çıkmazlar yaratacağını ifade etti. Basmane Çukuru’nun yıllardır yarım kalan hikâyesi bu projeyle birlikte sona erecek. Kentsel dönüşümün etkisi yalnızca Basmane ile sınırlı kalmayacak; Konak ve çevresi de ekonomik ve sosyal açıdan ciddi bir hareketlilik kazanacak.