Gezi Parkı soruşturması kapsamında tutuklanan menajer Ayşe Barım’a tahliye kararı veren İstanbul 8. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Fatih Kapan hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) soruşturma başlattı. Kararın ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı sonucu yeniden tutuklama kararı verilmişken, bu gelişme hukuki bir tartışmanın fitilini ateşledi.
Ayşe Barım hakkında Gezi Parkı soruşturması
Gezi Parkı soruşturması kapsamında tutuklanan menajer Ayşe Barım hakkında tahliye kararı veren İstanbul 8. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Fatih Kapan hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) soruşturma başlattı. Gezi Parkı olaylarına katıldığı iddialarıyla tutuklanan Ayşe Barım, avukatları aracılığıyla tutukluluğuna itirazda bulunmuştu. Sulh ceza hakimliği, Barım'ın tutukluluğunun devamına karar verirken, avukatlarının yeniden başvurusu üzerine İstanbul 8. Asliye Ceza Mahkemesi’ne başvuruldu. Mahkeme hâkimi Fatih Kapan, Barım hakkında “Şüpheliye yüklenen suçun vasıf ve mahiyeti, lehine olan tanık beyanları, aleyhine olan telefon konuşma kayıtları ve diğer deliller ışığında suçun değişme ihtimali bulunduğu” gerekçesiyle tahliye kararı verdi.
HSK, Hâkim Kapan hakkında soruşturma başlattı
Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), İstanbul 8. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Fatih Kapan hakkında tahliye kararıyla ilgili soruşturma başlatma kararı aldı. HSK Birinci Dairesi, hâkim hakkında yapılan başvurular ve iddialarla ilgili müfettiş görevlendirileceğini açıkladı. İnceleme sonucunda delil bulunması durumunda, soruşturma sürecine geçileceği ifade edildi.
Gezi Parkı olaylarının ardından hukuki süreç devam ediyor
Gezi Parkı olayları, 2013 yılında başlayan geniş çaplı protestolarla Türkiye’nin en önemli toplumsal hareketlerinden biri olmuştu. Bu protestolara katılanlar hakkında başlatılan soruşturmalar devam ederken, menajer Ayşe Barım’ın da bu süreçte yer alması, yargı sürecinin dikkatle izlenmesine neden oldu. Tahliye kararının verilmesinin ardından, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı, mahkemelerin kararlarının ne kadar önemli ve dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Barım’ın durumu ve süreçteki gelişmeler, hukuki açıdan büyük bir tartışma başlattı.
