İzmir’in yıllardır kangrene dönüşen su sorunu, Tepekule Kongre Merkezi’nde düzenlenen “İzmir’in Su Sorunları Paneli”nde ele alındı. Panel, İMO İzmir Şube Başkanı Bengi Atak’ın açılış konuşmasıyla başladı. Yenigün Gazetesi’nden Nurcan Etik’in aktardığı bilgiye göre, panelin ilk sunumunu İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan gerçekleştirdi. Etkinlikte; küresel iklim krizinin su kaynaklarına etkisi, İzmir’in tarihi su yapıları, barajların durumu, içme suyu sisteme ilişkin teknik analizler ve kuraklık yönetimi gibi pek çok başlık değerlendirildi.
“Master planlarda kuraklık öngörülmemiş”
“İzmir İçme Suyu Sistemi ve 2025 Yılı Kuraklığında Su Yönetimi” sunumuyla konuşan Erdoğan, en çarpıcı açıklamasını su yönetim planlarına ilişkin yaptı:
“İZSU, DSİ ve benzeri kurumların master planlarında kuraklık öngörülmemiş. Düvertepe ve Başlamış barajlarının başlangıç tarihleri 2035–2040 olarak belirlenmiş. Oysa bugün yaşadığımız kriz bu planların çok gerisinde.”
Erdoğan, İzmir’in hayati önemdeki yeni barajlarının gecikmesinin, mevcut su krizini derinleştirdiğini vurguladı.
“Tahtalı hiç bu seviyeye düşmemişti, Balçova ve Gördes bitti”
Barajlardaki son durumu anlatan Erdoğan, tabloyu şu sözlerle özetledi:
-
Tahtalı Barajı tarihte eşi görülmemiş seviyelere kadar geriledi.
-
Gördes Barajı ve Balçova Barajı “tamamen bitmiş” durumda.
-
Küçük barajlar olan Bostanlı ve Çamlı yalnızca birkaç günlük su tutuyor.
Bu nedenle yüzey sularının dikkatli kullanıldığına dikkat çeken Erdoğan, gece uygulanan kesintilerin de su yönetimi açısından kritik olduğunu belirtti.
“Gece kesintileri kaçak su kayıplarını azalttı”
Erdoğan, 23.00–05.00 saatleri arasında yapılan planlı kesintilerin faydasını şöyle açıkladı:
“Hatlar boşaldığı için kaçak su kayıpları azalıyor. Vatandaşlarda da suyun değerine dair bir farkındalık oluştu.”
Ancak Kuzey Hattı’nda yaşanan boru çökmesi nedeniyle yapılan plansız kesintinin, şehirde panik yarattığını ve tüketimi artırdığını söyledi.
“Yağış olmazsa 2026 daha zor olacak”
İZSU Genel Müdürü, Aralık–Ocak–Şubat döneminde yeterli yağış alınmaması durumunda kentin önümüzdeki yıl çok daha büyük sorunlarla karşılaşabileceğini ifade etti:
“Bu dönemde yağış alamazsak 2026 bizim için çok daha zor bir yıl olacak.”
Deniz suyu arıtma mümkün ama maliyet çok yüksek
Erdoğan, İzmir’de sıkça gündeme gelen deniz suyu arıtma konusuna da değindi:
“Türkiye’de bu ölçekte deniz suyu arıtıp şehre veren bir örnek yok. Enerji maliyetleri nedeniyle dünyada bile kullanım oranı yüzde 1’in altında.”
Tahtalı çıkışı, Çeşme ve Foça’da tuzlu su arıtımı üzerine sınırlı çalışmalar yürütüldüğünü belirtti.
“Sulama ve sanayide küçük bir tasarruf büyük kazanım sağlar”
Türkiye’de suyun yüzde 74’ünün tarımsal sulamada kullanıldığını hatırlatan Erdoğan:
“Sulama ve sanayide yapılacak küçük bir tasarruf bile içme suyu için büyük bir kazanım sağlar.”
diyerek konuşmasını tamamladı.