İzmir, Türkiye'nin en güzel ve çeşitli sahil kentlerinden biri olarak, hem sakinliği arayan hem de denizle iç içe bir tatil yapmak isteyenler için eşsiz güzelliklere sahip. İzmir’de denize girmek, sadece suya girmekten ibaret değil; aynı zamanda doğayla, tarihle ve huzurla buluşmak anlamına geliyor. Özellikle Çeşme, Alaçatı gibi yoğun turist akışının olduğu bölgeler dışında kalan sakin koylar, hem kalabalıktan uzaklaşmak isteyenler hem de doğanın içinde huzurlu bir gün geçirmek isteyenler için mükemmel bir alternatif sunuyor. İzmir'in kayalık ve taşlık sahillerinin berrak suyu, turkuaz rengi ve sıcak yaz günlerinde serinlemek isteyenlere sunduğu atmosferle öne çıkıyor. Ancak deniz kestanesi gibi su altı canlılarının fazla olduğunu unutmamak, deniz ayakkabısı kullanmayı tercih etmek akıllıca olacaktır.
Seferihisar – Sığacık
Seferihisar, İzmir'in sakin şehirlerinden biri olma özelliğine sahip. Sığacık ise bu sakinliğin en güzel yaşandığı yerlerden biri. Hem tarihi dokusu hem de deniz kenarındaki huzurlu atmosferiyle son yıllarda dikkat çekiyor. Sığacık’tan başlayarak Ekmeksiz Koyu’na ulaşabilirsiniz. Bu koy, kapalı alanı 2020 yılında tekrar halka açılmış ve etrafı tel örgüyle çevrili bir arazi içinde yer alıyor. Koya ulaşmak için yaklaşık 10 dakika süren bir yürüyüş yapmanız gerekiyor. Bu zorluğa değecek güzellikte bir deniz sizi bekliyor. Kumluk sahili ve pırıl pırıl berrak denizi, özellikle çocuklu aileler için oldukça ideal. Aynı zamanda koyda herhangi bir işletme olmadığı için kendi şemsiyenizi, sandalye ve diğer ihtiyaçlarınızı yanınıza almayı unutmamalısınız. Ekmeksiz Koyu’nun hemen arkasındaki ormanlık alan, deniz manzarasını seyretmek için harika bir yer sunuyor.
Urla – Demircili
Urla, İzmir'in en sakin ve huzurlu köylerinden biridir. Urla'nın güneyindeki koylar, sakin denizleri ve temiz doğasıyla dikkat çekiyor. Demircili Köyü, Urla'da henüz keşfedilmemiş gizli cennetlerden biri. Buradaki Deniz Yıldızı Plajı, toprak yollarla ulaşılabilen bir plaj ve sakin atmosferi ile tam bir huzur noktası. Ayrıca, Kıyı Kanunu’na göre burada da sahil halkın kullanımına açık olup, sadece tesislerden faydalanmak için ücret talep edilmektedir. Bu plajda, şezlong, minder ve iskele gibi tesislerden yararlanabilirsiniz. Yolu biraz zor olsa da, bu bölge huzurlu atmosferiyle yoğun turistik alanlardan kaçanlar için harika bir alternatiftir.
Foça
Foça, eski ve yeni Foça olmak üzere iki kısımdan oluşan, tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle öne çıkan bir bölgedir. Hem eski Foça hem de yeni Foça, sakin denizleri ve tarihi kaleleriyle dikkat çeker. Eski Foça ile Yeni Foça arasındaki koylar, Türkiye'nin en berrak ve en temiz denizlerine sahip. Burada denize girilebilecek pek çok koy bulunmaktadır. Sazlıca Plajı, tesis arayanlar için idealken, daha sakin bir ortamda deniz keyfi yapmak isteyenler için Foça’nın adı bile yazılmayan koyları da harika birer seçenek. Burada tesis bulunmayan koylarda kendi sandalyeniz ve şemsiyenizle rahatça denizin tadını çıkarabilirsiniz. Foça'da, denize girip huzur bulduktan sonra Kozbeyli Köyü’ne uğrayarak köy meydanında dibek kahvesi içmek de oldukça keyifli olacaktır.
Dikili – Bademli
Dikili, İzmir’in kuzey ilçelerinden biri olup, denize girilebilecek birçok sakin ve güzel plaja ev sahipliği yapıyor. Dikili’nin merkezindeki mavi bayraklı halk plajı bile oldukça temiz ve huzurlu bir atmosfer sunuyor. Ancak Bademli Köyü, daha sakin ve doğal bir ortamda denize girmek isteyenler için harika bir nokta. Buradaki Pissa Plajı, berrak suyu ve sakinliği ile öne çıkıyor. Pissa Plajı’na ulaşmak için biraz toprak yolu geçmeniz gerekiyor ancak bu çaba, orada bulacağınız güzelliklere değer. 2019’da belediye işletmesi olan plaj, 2020 itibariyle özel işletmeye devredildi ve giriş ücreti 50 TL'ye çıkmış. Ancak ister tesislerden faydalanın, ister kendi eşyalarınızla gidin, burada deniz ve manzara gerçekten büyüleyici.
Karaburun – Mordoğan
Karaburun, İzmir’den Çeşme’ye giden turist kafilesinin çoğu zaman es geçtiği bir bölge. Ancak Karaburun, İzmir’in en sakin ve huzurlu sahillerine sahip olan, doğal güzellikleriyle ünlü bir yarımadadır. Mordoğan’da bulunan Manal Koyu, daha çok yazlık ev sahiplerinin kullandığı küçük ama korunaklı bir koy. Kıyısında küçük bir işletme bulunsa da, genellikle kendi eşyalarınızla gelip rahatça denizin tadını çıkarabileceğiniz bir plaj. Ayrıca, Ayıbalığı Koyu, Karaburun’un en güzel plajlarından biri olup, balık dolu berrak deniziyle öne çıkıyor. Burada denize girmek oldukça keyifli; ancak sabah saatlerinde daha sakin bir atmosfer hakimken, öğle saatlerinde kalabalıklaşmaya başlıyor.
Son olarak, Karaburun’da Kaynarpınar ve Boyabağı Koyu gibi daha az bilinen, sakin ve doğal plajlar da keşfedilmeyi bekliyor. Bu bölgelerde tesis yok ancak temiz denizi ve doğal atmosferiyle bu plajlar, doğa severler için harika seçenekler sunuyor. Boyabağı Koyu, kamp yapmayı sevenler için de ideal bir mekan olup, yemeklerini zeytinyağlılarla yapan küçük bir tesisiyle de dikkat çekiyor.
İncirlikoy Plajı, Karaburun merkeze yakın ve daha çok yerli halkın tercih ettiği, kayalıklar arasında küçük bir kumsala sahip, uygun fiyatlı bir tesisi bulunan güzel bir koy. Denizi, balık dolu ve berrak, bir şeyler içip dinlenmek için oldukça keyifli bir atmosfer sunuyor.
Sonuç olarak, İzmir’in denizle buluştuğu bu doğal sahiller, Çeşme ve Alaçatı gibi popüler bölgelerden uzak, huzur dolu, berrak sulara sahip ve sakin atmosferleriyle öne çıkıyor. Her biri, farklı bir güzelliği keşfetmek isteyen tatilciler için mükemmel birer seçenek sunuyor. İzmir’deki koylar ve plajlar, doğanın ve denizin tadını çıkararak huzurlu bir tatil yapmak isteyenlere unutulmaz anlar vaat ediyor.