Her burcun kendi kendini sabote etme şekli

Hayatta hep dış etkenlerden şikâyet ederiz: “İşim çok zor”, “İlişkiler çok yıpratıcı”, “İnsanlar beni anlamıyor”… Ama itiraf edelim, çoğu zaman bizi en çok zorlayan başkaları değil, biziz. Farkında bile olmadan kendi ayağımıza çelme takıyoruz. Mutlu olabileceğimiz yerde geriye çekiliyor, hayatımız kolaylaşacakken kendimize taş koyuyoruz. Bazılarımız bunu şık bir ambalajla yapıyor, bazılarımızsa resmen dramı kucaklıyor. İşte burçların kendi kendini sabote etme halleri:

Abone Ol

♈ Koç: Enerji patlamasıyla hayata fırlayan Koç, sabırsızlıkta olimpiyat rekoru kırabilir. Hemen olsun, şimdi olsun isterken başladığı işleri yarım bırakıyor. Koç için hayat bir Formula 1 yarışı; ama direksiyonun nereye çevrildiğini düşünmeden hız yapınca, doğal olarak bariyerlere tosluyor. Dahası, Koç sabırsızlıkla sadece kendi planlarını değil, ilişkilerini de sabote ediyor. Karşısındaki insan onun temposuna yetişemeyince öfkeleniyor. Halbuki biraz beklese, o beklediği destek zaten gelecek.

♉ Boğa: Konfor alanına o kadar bağlı ki, hayatının en büyük fırsatı kapısında beklese, “çıkmak istemiyorum, battaniyem çok güzel” diyebilir. Risk almak, huzurunun bozulma ihtimali… Yok, Boğa’nın kitabında yazmaz. Ama bilmez ki asıl huzur, o battaniyeyi biraz kenara bırakınca geliyor. Dahası, Boğa sevdiklerine de aynı konfor alanını dayatıyor. Güvendiği insanların onu zorlamasından nefret ediyor ve böylece hayatı kendi kendine daraltıyor.

♊ İkizler: İkizler’in beyninde sürekli açık 74 sekme var. Kararsızlıkta master yapmış. “Şunu mu yapsam, bunu mu yapsam” diye düşünürken hiçbir şey yapmıyor. Ve sonra kendi kendine, “Niye hayatımda hiçbir şey yoluna girmiyor?” diye trip atıyor. E canım, çünkü bir şeye karar veremedin ki. Ayrıca flörtözlüğüyle meşhur olan İkizler, aynı anda beş kişiyle konuşup “hayatımda niye düzgün bir ilişki olmuyor?” diye hayıflanıyor. Çünkü kalbinin olduğu kadar ilgisinin de dağınık olduğunu fark etmiyor.

♋ Yengeç: Geçmişe saplanıp kalan Yengeç, bugün mutlu olabileceği onlarca fırsatı geçmişin defterlerini karıştırmakla kaçırıyor. “Ya yine üzülürsem?” diye korkarken, aslında kendi kendini üzüyor. Oysa o kırıldığın 2012 yılı bitti Yengeç, artık bırak gitsin. Üstelik Yengeç bunu yaparken karşısındaki insana sürekli suçlama enerjisi yüklüyor. Halbuki bazen en büyük huzur, geçmişi kapatıp şimdiyi yaşamaktan geliyor.

♌ Aslan: Gururundan yardım istemiyor, kırıldığında göstermiyor. Hep sahnede, hep güçlü, hep alkış bekliyor. Ama unuttuğu bir şey var: Gerçek güç kırılgan olabilmek. Yoksa yalnız yalnız parlamanın kime faydası var? Aslan ayrıca duygularını sakladıkça daha büyük kırgınlıklar biriktiriyor. Oysa içini açsa, görecek ki insanlar onu düşündüğünden daha çok seviyor.

♍ Başak: Başak, mükemmeliyetçiliğiyle kendi ruhunu törpülüyor. “Daha iyisi olmalı” diye diye elindekilerin değerini görmüyor. Hata yapınca da kendini öyle bir eleştiriyor ki, NASA bile bu kadar detaylı analiz yapmaz. Üstelik sadece kendine değil, yakınındakilere de aynı baskıyı uyguluyor. Ama unutuyor ki hayat mükemmel değil, dengeli olduğunda güzel.

♎ Terazi: Herkesi memnun etmeye çalışırken kendi hayatını mahvediyor. “Aman bana kızmasınlar, aman huzur bozulmasın” diye susuyor, isteklerini erteliyor. Sonra da içten içe kimseye söylemeden trip yiyor. Haber verelim: herkesin mutlu olması zaten imkânsız, önce sen kendini mutlu et. Terazi ayrıca ilişkilerde de flörtözlüğüyle meşhur. O kadar beğenilmek istiyor ki bazen ilgi uğruna kendi sınırlarını yok sayıyor. Ama unutmamalı: gerçek mutluluk başkalarının gözündeki değerle değil, kendi gözündeki değerle ölçülür.

♏ Akrep: Güven problemi yüzünden herkesten kuşku duyuyor, en küçük şeyde radarlar açılıyor. Sürekli kontrol, sürekli test… Sonra da “Niye kimse bana yaklaşamıyor?” diye düşünüyor. Yaklaşamıyor çünkü senin güven duvarların Çin Seddi’nden uzun. Akrep ayrıca intikam dürtüsüyle kendi mutluluğunu baltalıyor. Bazen bırakmak, en büyük güçtür.

♐ Yay: Yay, özgürlüğünü kutsal bir bayrak gibi taşıyor. Ama o bayrağın arkasına saklanarak sorumluluklardan kaçıyor. Derin bağ kurmamak için sürekli kaçıyor. Halbuki hayat ondan özgürlüğünü almayacak, tam tersine güçlendirecek bağlar kurmasını bekliyor. Ayrıca “fazla ciddi” gördüğü insanlardan da kaçıyor. Ama o kaçtığı ciddi insanlar, aslında ona tam aradığı güveni verecek tipler.

♑ Oğlak: Oğlak hayatı fazla ciddiye alıyor. Hep çalış, hep kazan, hep güçlü ol… Ama bu arada yaşamayı unutuyor. Tatil yapsa bile kafasında Excel tablosu çalışıyor. Oğlak için hayat sadece görevler listesi değil; bunu anlayınca gerçekten mutlu olacak. Ayrıca insanlara fazla beklenti yüklediği için sürekli hayal kırıklığı yaşıyor. Beklentiyi bıraktığında her şey daha kolay akacak.

♒ Kova: “Bağımlı görünmeyeyim” diye kendini geri çeken Kova, mesafeyi fazla kaçırınca yalnız kalıyor. Duygularını belli etmekten korkuyor ama aslında insanlar onu duygularını açtığında daha çok seviyor. Ayrıca duygularını “ben aklımla yönetirim” diye bastırdığında, kendi iç sesini de duyamıyor.

♓ Balık: Balık hayal dünyasında o kadar güzel yaşıyor ki, gerçekler ona acı gelince direkt kaçıyor. “Biraz düşleyeyim de toparlanayım” derken tüm hayatı erteleyebiliyor. Oysa hayal kurmak güzel ama gerçeklerle aranda uçurum olursa düşerken canın çok yanar. Ayrıca Balık bazen kurban rolüne fazla sarılıyor; halbuki ipler kendi elinde.

Sonuç: Hepimizin kendi ayağına taktığı bir çelme var. Bunu fark etmeden sürekli aynı döngüleri yaşıyoruz. Ama işin güzel yanı şu: Fark ettiğin an, oyun değişiyor. Çünkü hayatında seni en çok engelleyen başkaları değil, sensin. Ve bu bir felaket değil; aksine, harika bir haber. Çünkü seni sabote eden sensen, o sabotajı durduracak kişi de sensin.

Ve gün geliyor, bir anda şunu anlıyorsun: Aradığın huzur ne başkalarının davranışlarında, ne şartlarda, ne de geçmişte… Hep senin içinde saklıydı. Yeter ki kendini tanımaktan ve değiştirmekten korkma. Hayat, o korkunun bittiği yerde başlıyor.