Tugay: Şehrimizin geleceğiyle ilgili neler yapabiliriz konusunu ele alıyoruz
Tugay, inovasyon ve yaratıcılığın önemine değinen Başkan Tugay, değişimin önce kamu kurumlarında başlaması gerektiğini belirterek “İzmir’de belediye olarak yeni bir yönetim anlayışını kurmaya çalışıyoruz. Kamu, yaratıcı insanlarla birlikte çalışan, üreten, tasarlayan aktör olmak zorunda. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, İzmir’in başarıya ulaşacağına inandığım zihinsel değişim sürecinin sadece seyircisi değil, önemli aktörlerinden biri olacağını söylemek isterim” dedi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın İZFAŞ (İzmir Fuarcılık Hizmetleri Kültür ve Sanat İşleri AŞ) adına Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüttüğü İzmir Vakfı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ), Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) ve İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) iş birliğiyle “Geçmiş, Şimdi, Gelecek” temasıyla organize edilen “Create in İzmir EXPO: Kapsül” programı başladı. Etkinlik, Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür Merkezi’nde 25 Kasım 2025 tarihine kadar devam edecek. Yerel yönetim, sivil toplum kuruluşları ve iş dünyasının temsilcileri ile akademisyenlerin yer aldığı, Create in İzmir proje sunumunun yapıldığı açılış konferansında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve İzmir Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Şehrimizin geleceğiyle ilgili neler yapabiliriz konusunu ele alıyoruz. Yaratıcılığı tam olarak nasıl konumlandırmamız gerektiğini önce düşünmeliyiz. Bu bir kamusal görev midir? Aslında toplumun sahip olması gereken bir kültür müdür? Bunun cevabının verilmesi lazım. İnovasyon ve yaratıcılık konusunda bir kültür oluşturmaya ihtiyacımız var. Bir yeri, bir grup insanı, bir lokasyonu tanımlarken bir geçmişi olduğunu bilmeliyiz. Geçmişi bugüne bağlayan bir düşünce içinde bakmamız lazım. Ama bir gelecek de olacak, buna da karar vermemiz lazım” diye konuştu. İzmir’in tarihsel olarak özel bir şehir olduğunu belirten Tugay, “En az 8 bin 500 yıllık bir tarihi var. Liman ve ticaret şehri olarak yerleşim oluşmaya başlamış, zaman içinde çok kültürlü, uluslararası ticaretin güçlü olduğu bir şehir olmuş. Medeniyetin pek çok unsurunun geliştiği, ticaretin, tarımın, edebiyatın geliştiği bir yerdeyiz. İzmir’in yenilikçiliğe açık, çağdaş, özgürlüğüne düşkün bir yapısı var. Örneğin İzmir Enternasyonal Fuarı (İEF) Türkiye’nin en eski uluslararası fuarıdır. Bu şehre pek çok şey katmıştır. İzmir’in yaratıcı, yenilikçi kültürünün gelişmesine büyük katkı sağlamıştır” dedi. Başkan Tugay, İzmir’in 10 üniversitesiyle, 200 bin civarında üniversite öğrencisiyle, değerli akademik altyapısıyla, tarım teknolojisindeki arayışlarıyla, oyun teknolojisindeki ciddi adımlarıyla, gastronomisiyle çok güçlü potansiyeli olduğunu belirterek, “Ama biz kentin potansiyelinden uzak bir yerde olduğunu söylüyoruz. Genç nüfusu ve çok kültürlü yapısıyla bir şey doğurmak istiyor İzmir, bir şey yapmak istiyor ama bir yerde bir sorun var, önünü tıkıyor. Sorunun kamu yönetimi sisteminde olduğunu düşünüyorum. Taraflı bir siyasi eleştiri değil. Ama bunun üzerine düşünmemiz gerektiğine inanıyorum. Bürokrasiyi ve hiyerarşiyi bu kadar katı şekle getiren, toplumun farklı kesimlerini birbirinden koparan anlayış, inovasyon ve yaratıcılığın önünde engeldir. Ben belediye başkanıyım, belediye bir kamu kurumu, belediyenin en fazla değişmesi gereken kurumlardan biri olduğunu söylüyorum. İzmir’de biz belediye olarak yeni bir yönetim anlayışını kurmaya çalışıyoruz. Kamu, yaratıcı insanlarla birlikte çalışan, düşünen, üreten, tasarlayan aktör olmak zorunda. Kamu, yaratıcı topluluk, akademi üçgeni güçlendiğinde şehirler sadece ekonomik olarak değil, kültürel olarak da sıçrama yaşıyor. Biz İzmir’de bu üçgeni kurmaya kararlıyız” diye konuştu. Yaratıcı ekonomi için uluslararası ağlara katılımı büyüttüklerini belirten Başkan Tugay, “Yaratıcı endüstrilerin şehir ekonomisindeki payı yaklaşık yüzde 0,6. İstihdam payı yaklaşık yüzde 0,9” dedi. İzmir’in büyüme potansiyelinin bulunduğunu söyleyen Tugay, sözlerine şöyle devam etti: “Hangi alanlarda daha yoğun çalışılacağı bu şehrin insanlarının ve kurumlarının vereceği karardır.